Vampire Survivors Review (`Meillin)
Öncelikle, oyun isminin içerik ile pek alakası yok. Vampir falan dediğine bakmayın, içeriğin belki %10'u vampir teması içeriyordur, geri kalan %90'lık kısmı ise "hayatta kalma" üzerine oluşmakta. İsmi "Monster Survivor" olsa içeriğe çok daha uygun olurdu.
Oyuna girdiğimiz ilk dakika itibariyle mouse'un tamamen işlevsiz olduğunu anlıyoruz. Yaratıkları kestikçe bunların bazılarının içinden enerji küreleri düşmekte ve enerji kürelerini topladıkça seviye atlıyoruz. Her seviye yükselmemiz ile birlikte karşımızda ufak bir pencere belirmekte, pencere içerisinde karışık olarak 3 adet yetenek veya silah çeşidi oluyor tamamen şansa kalmış şekilde. Bu yetenekleri ve silahları toplamaya başladığımızdan itibaren "ulan ben bunu nasıl kullanacağım" diye klavyedeki tüm tuşlara hunharca basarak bir umut şansımızı deniyoruz, bir müddet sonra ise bu tüm silah ve yeteneklerin pasif olduğunu keşfetmemiz ile birlikte -.- gibi bir yüz ifadesine sahip oluyoruz. Bu aydınlanma sonucu her ne kadar "ulan böyle oyun mu olur, sadece yön tuşlarıyla yürüyecek miyiz?" diye homurdansakta; oyunun ilerleyen safhalarında mekaniği ve mantığı çözmeye başlıyoruz. Bu noktadan itibaren oyun felaket şekilde bağımlılığa dönüşüyor.
Haritalarda tabutlar mevcut, bu tabutları keşfedip kilidini açtıkça yeni özelliklere sahip karakterlere erişimimiz açılıyor. Bazen de gizli saklı odalara veya görevlere rastgeliyoruz ve yine ödüllendiriliyoruz. Amacınız tüm karakterleri, silahları ve yetenekleri keşfetmek veya kilitlerini açmak. Böylelikle tüm bu yetenekler ve silahlar ile her karakterde değişik kombinasyonlar uygulayarak farklı buildler oluşturabiliyoruz. İlginç güzel karakterler var. Misal şeytan, cadı, keşiş, papaz, hamur adam, savaşçı gibi ve daha nice farklı temalı karakterler mevcut. Bunların her birinin kendine özgün silahları da bulunmakta.
Her harita en fazla 30 dakika sürmekte, 30 dakikayı tamamladığınızda sizin için ölüm kaçınılmaz oluyor (oyunun mekaniği bu şekilde). Bu 30 dakika süresince haritada başarım kasabilir, görev yapabilir, yeni itemler ve skiller arayabilirsiniz. Şahsen tek tek her karakter ile aynı haritayı oynamak ve farklı buildler deneyimlemek aşırı zevk veriyor. Kısacası biraz mantık ve strateji gerektiriyor. Eskiden Warcraft'ta tower defense haritasını bol bol oynamış olanlar emin olun bunu da seveceksinizdir. Aynı hazzı vermekle birlikte aynı tarz da düşünmeye ve strateji üretmeye itiyor oyun sizi.
Oyundaki tüm haritaları 1 kez bitirdikten sonra oyun içi "mode" özelliği geliyor. Bu mode özelliğinde "Hyper" seçeneğini seçip tüm haritaları tekrar baştan bitirirseniz (30 dakikayı tamamlayabilirseniz) harita listenizde gizli bir harita daha aktif oluyor. Bu gizli harita diğer haritalardan çok daha zorlayıcı ve dolu dolu. Bana challenge lazım, zorlasın, dötümden terler akıtsın, hep döv döv olmuyor biraz da onlar beni dövsün, kırbaçlasın, şırıl şırıl terleyip çıldırayım diyenler için ideal.
Ayrıca ana menüdeyken klavyeden "x-x1viiq" kodunu tuşlarsanız gizli bir karakter daha açılmakta.
Not: kodu girerken 1 rakamını qwerty'nin üzerindeki rakam tuşlarından girin, numpad üzerinden girerseniz olmuyor.
Oyun ucuz, eğlenceli, arkanıza yaslanıp sadece yön tuşlarıyla oynayabileceğiniz türden, uzun oynama süresine sahip. Üstelik her güncelleme ile tekrar baştan oynamaya değecek derecede değişiklikler geliyor.