logo

izigame.me

It may take some time when the page for viewing is loaded for the first time...

izigame.me

cover-The Witcher

Friday, June 30, 2017 7:09:35 PM

The Witcher Review (Kahriik)

*İlk defa bir oyuna bu kadar detaylı inceleme yazıyorum, hatalarım varsa veya atladıklarım varsa affola.*
-2015'de üçleme yapılarak bitirilen mükemmel serinin ilk halkası ve benim hayatımda oynadığım en iyi oyun. Şu an oyunu uzun bir süre sonra hatırlamak için ikinci defa oynuyorum ve hala hatırladığım kadar mükemmel. Neden en sevdiğim oyun olduğuna hiç şaşırmadım.
-Öncelikle bu incelemeye başlamadan önce şunu belirtmek istiyorum, ben bu seriye başlamadan önce hayatımda gerçekten hikayesini önemseyerek hiçbir oyun oynamadım. Benim oyunlara bakış açımı değiştiren iki oyundan biri Witcher'dır.(Merak edenler için diğeri Dragon Age: Origins).
-Senaryodan başlayalım: Geralt, Rivia Ayaklanması'nda karnına tırpan geçirilerek çok ağır bir şekilde yaralanır. Geralt'ın bedeni Ciri tarafından alınır Kaer Morhen'in bahçesine bırakılır. İşte oyunumuz tam olarak burada başlıyor. Geralt, diğer Witcherlar ve sevgili sahire Triss(<3) tarafından Kaer Morhen'e getirilir ve burada tedavisi yapılır.
- Geralt uyandığında hafızasının büyük bir bölümünün kaybolmuş olduğunu öğrenir. Bu konsept benim çok hoşuma gitti. Neden derseniz, bilmeyenler için Witcher'ın oyun serisi romanlardan esinlenerek onun devamı olacak şekilde oluşturuldu. Ve sizin normalde bu oyunu tam anlamıyla anlamanız için yedi adet kitabı okumanız gerekiyordu. Ancak sevgili CD Projekt Red, kitapların o kadar popüler olmadığını öngörmüş olacak ki bu seriye yeni olan insanlarında olayları anlamasını sağlamak için bu yönteme başvurmuş. Siz de Geralt gibi her şeyi onunla birlikte öğreniyorsunuz ve yaptığınız seçimler doğrultusunda onun hikayesini yönlendiriyorsunuz.
-(OYUNUN PROLOGUE KISMIYLA İLGİLİ SPOİLER İÇERİR.)Tedavisi yapıldıktan sonra daha neyin ne olduğunu anlamadan Kaer Morhen saldırıya uğrar ve Witcher'ların en genç üyesi Leo öldürülür. Bununla birlikte Witcher'ların asırlardır sakladığı iksir formülleri ve sırları bir büyücünün önderlik ettiği ve aralarında azılı bir seri katilin bulunduğu Salamandra tarafından çalınır. Büyücünün ordusu defedilir ancak büyücü sırlarla birlikte portal açarak Kaer Morhen'den kaçar. Biz de üç Witcher ve bir sahire olarak hem bu örgütü durdurmak ve sırlarımızı geri almak için hem de Leo'un intikamını almak için yola çıkarız. İşte ana oyun buradan sonra başlıyor ama oyun daha sonra o kadar dallanıp budaklanıyor ve o kadar ilgi çekici olaylar yaşanıyor ki hayran kalıyorsunuz. Oyunun senaryosu çok güçlü, detaylı ve özenli yazılmış. Bu oyundan sonra Witcher 2'yi oynayınca biraz hayal kırıklığı yaşamıştım. Tabi ki bu kötü olduğundan değil, ilk oyun kadar ilgi çekici olamadığındandı.Karakterlere kısaca değineyim. Belirttiğim gibi oyun kitap serisini baz alınarak geliştirildiğinden karakterlerin hepsinin bir kişiliği ve amaçları var. Duygusuz odundan ibaret değiller, hepsinin çok iyi ve detaylı yazıldığını diyaloglardan anlayabiliyorsunuz. NPC'ler hariç tabi hepsi birbirine benziyor ve bu da biraz sinir bozucu. Ayrıca oyunun ana hikayesi gayet uzun ve ana görevlerle bağlantılı giden sağlam yazılmış yan görevlerle oyunun toplam oynama süresi 35-40 saat civarını buluyor.
-Gelelim oynanışa: Çoğu insanın nedenini anlamadığım bir şekilde kanser olduğu ve oyundan uzaklaşma sebebi. Öncelikle bu oyunu üç farklı şekilde oynayabiliyorsunuz. F1,F2,F3 tuşlarına basarak oyunun kamera açıları değiştirilebiliniyor. Ben F3 modunda oynamanızı öneririm, diğer kamera açılarında oyun RPG değil de daha çok mobaya benziyor ve oynanışı ciddi anlamda zorlaştırıyor. Belki de insanlar bu özelliği keşfedemediği için uzaklaştılar oyundan bilemeyeceğim. Asıl oynanış ise kombo yapma mantığı üzerine kurulu. Düşmanınıza bir kere tıkladıktan sonra Geralt bir kombo yapıyor, kombonun bitimine doğru işaretçiniz olan kılıç hafif bir şekilde alevleniyor ve siz bu anda düşmanın üstünde bir kere daha bastığınızda Geralt ilkinden farklı olacak şekilde başka bir komboya geçiyor ve bu şekilde ilerliyor. İlk başta üç adet kombonuz varken bu sayı skillerinizi geliştirdikten sonra giderek artıyor. Ayrıca haliyle siz bir Witcher olduğunuzdan ve iki farklı kılıcınız olduğundan bu iki kılıçtaki kombolar birbirinden farklı. Ayrıca kılıçlarınızda ''Güçlü, Hızlı, Grup'' adı verilen türler var ve düşmanlarınıza göre bu türler arasında geçişler yapıyorsunuz. Bu türlerdeki bütün kombolar yine birbirinden farklı ve cidden epik. Güçlü kılıç ağır düşmanlarınız, hızlı olan çevik düşmanlarınız, grup olan ise etrafınızda çok kişi varken kullanılıyor. Oynanışa çok etkisi olduğunu düşünmüyorum ama Geralt'ın kullandığı büyünün en basit hali olarak nitelendirebileceğimiz beş adet işaret var. Bu işaretleri de yine skillerinizi harcayarak geliştirebilirsiniz. Oyun içinde tek tek nasıl kullanıldığı anlatıldığından burayı ayrıca belirtmek gereği duymuyorum. Anlattığım gibi oynanışın insanı hiç de kanser eden bir yönü yok. Ayrıca oyun 2007'de çıkmış olmasına rağmen vuruş hissi hepinizin sevdiği Skyrim'deki vuruş hissinden kat ve kat daha iyi.
-Grafikler: Kabul edilebir düzeyde, sizi rahatsız etmesi için hiçbir neden yok. Tabiki on yıl öncesinin grafiklerini şu anki Horizon Zero Dawn'a bakıp karşılaştırmadığınız sürece. Zaten hikayeye kendinizi o kadar kaptırıyorsunuz ki grafikler ve oyunun eski olması umrunuzda olmuyor.
-Müzikler: Harika. Tek kelimeyle harika. Özellikle handaki müzikler o kadar iyi ki handa oturup tüm gün o müziği dinleyesiniz geliyor. Oyunu ilk bitirdiğim günden beri dinliyorum ve hala sıkılmadım ayrıca telefonumda melodi sesi olarak kullanıyorum. :)
Kısaca puanlarla özetlersek:


Konu
Puan


Senaryo
100


Oynanış
75


Grafikler
80


Müzikler
95


Genel
95