The Evil Within Review (lorraine)
oyunun 10. chapter'ında, oyunun final boss'undan bile zor olan bir yaratık geliyor.
bu orospu çocuğuna ne yaparsam yapayım bana mısın demedi, yaklaşık 20-21 kere öldürdü.
pes etmedim.
tekrar tekrar denedim.
olmadı.
"sikerler" diyip oyunu kolay moda aldım. çünkü o saatten sonra oyunu sadece hikayesi için oynamaya karar verdim.
10. chapter'ın en başına attı.
tüm işkenceyi tekrardan çektim.
eninde sonunda öldürdüm ve herkes mutlu mesut (!) bir şekilde ayrıldı.
oyunu önermememin tek sebebi bu spesifik boss'un zor olması değil. oyunda saçma sapan bug'lar var, ve eğer yetenek puanlarınızı full ability üzerine oynarsanız / full silahları geliştirmeye oynarsanız;
sıçarsınız.
öte yandan hikayesi kafa karıştırıcıydı, kendimizi bir makineye bağlanmış ve birisinin zihninde yaşıyor iken buluyoruz ve buradan kurtulmaya çalışıyoruz. ama zombiler neden zombi, ruvik neden bu kadar op, yan karakterlerin hikayeleri nelerdir, pek bahsedilmiyor. bu yüzden oyun bitince "ee noldu şimdi" düşüncesine kapılmaktan kendimi alıkoyamadım. dipnot olarak: sinematik bir ekrandaymışız gibi (alt ve üst şeritler siyah renkte) oynamak beni oldukça rahatsız etti.
oyun TAM OLARAK "korku" oyunu denemez. daha ziyade psikolojik gerilimdi benim için. siz böyle oyunlardan hoşlanıyorsanız alın oynayın, ama bana %100 hitap eden bir oyun olmadı.