Star Wars: The Force Unleashed II Review (KnoX)
Öncelikle tarihe bakalım: Star Wars The Force Unleashed II, 26 Ekim 2010’da çıktı. Tam 14-15 yıl önce, o dönemin konsol ve PC kapasiteleriyle hazırlanmış bir oyundan bahsediyoruz. Hâlâ “bozuk”, “kötü” ya da “hikayesi saçma” diyerek gözünüzü kapatmak, geçmişin gerçeklerini inkâr etmektir.
İlk oyunun yarattığı heyecanı hatırlıyor musunuz? II. oyun bu potansiyeli alıp oynanışı, hikâyeyi ve teknik altyapıyı ciddi biçimde geliştirdi. Mekanikler sadeleştirildi; ama bu sadeleşme, dövüş deneyimini öldürmedi, aksine ışın kılıcı savurmaları ve Force güçleriyle çok daha akıcı ve tatmin edici bir aksiyon sunuyor açıkçası.
Hikayeye gelecek olursak: Starkiller’ın Darth Vader’ın gizli çırağı içsel çatışmaları ve Vader ile kurduğu karmaşık dinamik, Star Wars lore’una nadiren bu kadar derinlik kattığını içtenlikle söyleyebiliriz. Bu oyun, Jedi Fallen Order’dan çok önce karanlık tarafa cesurca eğilen bir pencere açtığını rahatlıkla söyleyebiliriz. “Leia Son Jedi oldu” ya da “Luke öldü” diyenler unutmayın ki bu ayrıntılar yalnızca alternatif “what-if” senaryolarda geçer resmi kanona bağlı kalmak zorunda değil farklı bir deneyim sunduğunu kabul etmek gerekiyor.
“Darth Vader’ı ezik göstermişler” diyenlerin yanıldığı nokta ise açık: Vader hâlâ korku salan, strateji ve refleks gerektiren zorlu bir final boss’tur. Gerçek karanlık tarafı deneyimlemekten kaçanların “eziklik” lafı, oyunun dramatik dozunu kavrayamadıklarını gösteriyor anlaşılan.
Teknik sorunlar mı var dediniz? 2010’daki optimizasyon sıkıntıları yayımlanan yamalar ve topluluk modlarıyla büyük ölçüde giderildi. Sinematikler hâlâ dönemin en etkileyici işleri Kamino’nun yağmurlu atmosferi, Vaderın gölgesi, ışın kılıcı efektleri hâlâ akıllara kazınıyor.
“Kötü” diyenler neyi kaçırıyor peki; Star Wars’un karanlık tarafını gerçek atmosferiyle yaşatan ortam tasarımını, yenilenmiş ve akıcı ışın kılıcı mekaniklerini, Starkiller’ın karanlık tarafla mücadelesinin samimi duygusunu... The Force Unleashed II yalnızca devam oyunu değil; aksiyon ve hikâyeyi dengede tutan, seçime izin veren sağlam bir başyapıttır. Hâlâ “bozuk” veya “saçma” diyenler, ya oyunu tam anlamadan eleştirmiştir ya da geçmişin gerçek başarılarını umursamamıştır. Bu oyuna hak ettiği saygıyı vermek, Star Wars hayranının sorumluluğudur. Güç sizinle olsun!