Shadow of the Tomb Raider Review (Machinky)
oyunu ana hikayesiyle, yan görevleriyle, anıtlarıyla, mezarlarıyla, mahzenmezarlarıyla, belgeleriyle, bulgularıyla, zulalarıyla tamamen bitirdim. rise of the tomb raider'da sunulup sunulmadığını hatırlayamadım, ancak shadow of the tomb raider'ın sonunda belirtilen ''bütün karakter gelişimlerini kaybettiğine üzülme, şimdi yeniden başlayıp bütün güçleriyle lara'nın tadını çıkarabilirsin'' seçeneği çok opsiyonel ve yeniden oynamaya teşvik edici. shadow of the tomb raider'ı, diğer tomb raider oyunlarından özel tutan temel nokta, her şeyden evvel, lara'nın daha çok hareket alanına sahip olmasıdır. grafiği, bu seçenekten birkaç basamak sonra gelir. halatlı ok atma becerisiyle düşmanları gafil avlayabildiğimiz, bir ninjaya yakışır şekilde hareket edebildiğimiz, suyun derinliklerinde hazineler yoklayabildiğimiz bu oyunun içeriği çok zengin; ancak hikayesi değil. tomb raider oyunundaki zengin hikaye, lara'nın çıktığı ilk yolculuktaki tat, diğer iki oyunda ne yazık ki bulunamıyor. avladığımız ilk geyiğin üzerine lara'nın özür dileyişi aklımdan hiç çıkmıyor mesela. epik bir sahneydi. lara, orada geyik can verirken ondan özür dilemektedir; ancak aslında mesaj doğrudan doğruya izleyiciye/oyuncuyadır. ''biz bu oyunda geyik öldüreceğiz, bunun için üzgünüz, ancak bu oyunu gerçekçi yapan temel şey biraz da bu değil mi zaten?'' mesajıdır. rise of the tomb raider için kısa, kendi çapında komik bir incelemede bulunmuştum. ancak rise of the tomb raider'ın bile hikayesi, bir bağlamda, gerçeklikle özdeşleşen bir şeydi. bir anti-sovyet propagandasıydı, amerika'yı yüceltmek üzerine çeşitli mesajlar bulunuyordu, oyunun bu kısımları benim için mide bulandırıcıydı; ancak onları hala anlayışla karşılayabiliyorum. amerika, aradan onyıllar geçmesine rağmen, komünizm hayaletinden hala korktuğu için, kitaplarında, sinemalarında ve işte bilgisayar oyunlarında bile bu yola başvuramadan edemiyor. ancak buna rağmen, sovyetler ve gulag kampları gerçektiler. hikaye, bir yerde, oyuncuya ''gerçeğe dayalı'' bir hissiyat barındırmaktaydı dolayısıyla. bu oyunun hikayesi ne yazık ki diğer iki oyunun çok daha altında kalıyor. lara'nın geçmişine dönüp, anılarını tazelemesi ve hatta geçmişinden bize bir puzzle bile sunabiliyor olması çok tatlıydı; ancak bunlar iyi bir hikayenin dinamikleri açısından ne yazık ki yeterli değil. tomb raider'a yakışmayan bir senaryo; ama bunun haricinde, oynanış, keşif, macera dolu aksiyonu, gizemi vd. pek çok şey, oyuncuyu çekmektedir. özellikle de benim gibi, çocukluğunuzdan kalma bir tomb raider hayranlığınız varsa, ne olursa olsun, bir başka tomb raider oyunu, ne kadar kötü de olsa, sizi tatmin edecektir. güncel bir oyun motoruyla, yeni bir tomb raider oyunu gelmeli artık. emeği geçen herkese teşekkür ederiz.