izigame.me

incelemeyi çok uzatmadan temel şeylere ve seriye getirdiği yeniliklere şöyle bir bakıp geçicem. öncelikle senaryoya şöyle bir bakarsak her zamanki souls-like senaryo sunumu burada da mevcut ve bu sebeple hikaye detayları hakkında çok bir şey bildiğimi söyleyemem ama yine de hikayeye şöyle bir bakarsak: karakterimiz biz küçükken olan bir savaşta yetim kalmış bir çocukken baykuş lakaplı bir shinobi tarafından bulunup evlat edinilir aradan bir süre geçtikten sonra baykuş bize kutsal varis adı verilen ölümsüz bir kız çocuğunu korumamız için görev verir bu andan sonra ki tek amacımız kutsal varisi koruyup ölümsüzlük bağlarını koparmaktır. Yani genel özet bu ve dediğim gibi yok ölmsüzlük bağları neymiş bu karakter neden ölümsüzmüş biz nasıl yetim kalmışız bende hiçbirinin cevabı yok hikayeyle ilgili söyleyebileceğim tek şey ilgiç ama sıradan olduğu ve hikayenin kasvetinden şöyle bir kurtulup oynanışa dönersek öncelikle belirtmeliyim ki oyundaki ana karakterimiz olan sekiro kutsal varisin kanı sayesinde bir nevi ölümsüz ve bunun oynanışa etkisi ise bir deneme şansınız daha olması bu da demektir ki bir kez ölünce son chekpoint noktasına gitmeden oyun size devam etmeyi isteyip istemediğinizi soruyor ve devam etmeniz durumunda bir denme şansınız daha oluyo ama 3.ye bir kez daha ölürsen o zaman tamamen ölüyorsun ve son chekpint noktasına atılıyorsun yani bu belli ki oyunun bir dengeleyicisi ve bazı noktalarda baya da götümü kurtardı şöyle genel mekaniklere bakarsak öncelikle vuruş hissiyatı ve kılıçların birbirlerine vurma olayı çok iyi bu sayede bire bir düello zevkine özellikle boss savşlarında çok iyi alıyorsunuz mekanikler de yine oldukça sağlam ve animasyonlarla iyi desteklenmiş ve ayrıca sekiro diğer fromsoftware souls-likelarının aksine derin ve karakterinizin her istatislilerini göz önünde bulundurup kendi karakterinizi kendinizin yaratığı bir oyun değil bu klasik rpglerdeki gibi yetenek ağacından yetenek elde edip o yeteneklerle yeni bir mekaniği açmanız gereken türde bir oyun her ne kadar yetenek ağaçları çeşitli olsa da ben hala dark soulsların derin ve istatisliğe dayalı sistemini daha çok seviyorum başka bir mekanik olarak oyuna protez kol gelmiş bu kol oradan oraya uçup kaçıp düşmanları gizlice öldürmemize yaramasının yanı sıra dünyadan bulduğumuz protez kol silahlarıyla sıcak çatışmada da oldukça işe yarıyo ve evet bu gizliği de destekliyo bu sayede tek çarenizin düşmanları yakın çatışmada öldürmek olmadığınızı biliyosunuz ve incelmenin son alt başlığı olarak boss savaşlarına bunun karakter gelişimindeki etikilerine ve dünya dizaynına da değinelim sekiroda karakteriniz can barını ve saldırı gücünü geliştirmenizin tek yolu boss savaşları yan bosslardan ve nadirend-ünyanın bazı yerlerinden düşürdüğünüz prayer beatlerden her 4 tane elde ettiğinizde can barınız 1 seviye artıyo ve saldırı gücünüzü arttırmanızın tek yolu ise ana bossları kesip onların üstünden düşen anıları saldırı gücüne dönüştürmek ve eğer bunları oyunda becermiyorsanız maalesefki karakteriniz gelişmiyor yani dark soulslardaki ben bu bölgeyi geçemiyorum gideyim de şurada para kasıp karakterimi güçlendirip tekrar geleyim durumu yok oyun size ya öğreneceksin ya da oynamayacaksın diyor bossların karakter gelişimindeki etkiye değil de kendilerine şöyle bir bakarsak bana kalırsa bu bosslar tüm serideki en iyi ve en uğraştıtıcı bosslar az önce belirttiğim gibi oyun oynamayı öğrenene kadar denemenizi teşfik ediyor ve aynı şey bosslar için de geçerli bosslar diğer oyunlara göre çok agresif ve tek bir hatada ağzınıza sıçmak için programlanmış ben spesifik bir örnek olsun diye son boss olan isshin ashinayı örnek vericem bu boss fight 4 formlu inanılmaz uğraştırıcı bir boss fightı boss ilk girdiğinizde bunu kesmek imkansız 4 formlu boss mu olur gibi şeyler dedikten sonra yavaşça boss hareketlerine hakim olmaya ne zaman saldırıp ne zaman block yapacağınızı seçmeye başlıyo ve bossu kestiğinizde inanılmaz bir tatmin duygusu hissediyosunuz oyundaki genel boss fightların özeti kısaca bu ve evet en üstte belirttiğim gibi her şeyi çok detaya girmeden anlatmaya çalışıyorum ama bahsetmeden de geçmeyeyim bu oyunda düşmanları velhasıl bossları alt etmenizin tek yolu can barını birtirmek değil onun postcure barını doldurup tek bir kılıç hamlesiyle de işini bitirebiliyosunuz ve oyunun yapmanızı istediği şey de bu çünkü bu postcure barını doldurmak düşmanın canını bitirmekten çok daha kolay bu postcure barı size bosslara karşı çok daha saldırgan oynamanız için bir sebep veriyo çünkü postcure barı saldırgan oynamamanız durumunda kendine saniyeler içinde sıfırlıyo ve tekrar doldurmanız gerekiyo bu yüzden saldırgan oynayıp postcure barını var olan en kısa zaman içinde tüketip karşıdaki düşmanı tek bir hamleyle almaya çalışmak genellikle yapacak en iyi şey oluyor son olarak dünya dizaynına bir bakarsak yani genel dünya dizynı ortalamanın üstünde olsa da ben hala dark souls 1 deki bağlantılı dünya dizaynını özlüyorum ve evet söyeyeceğim tüm şeyler bunlar şöyle bir özetlersem sekiro genel savaş sistemiyle inanılmaz iyi boss savaşlarıyla ve sunduğu çeşitlilikle benim gibi souls-like sevenlerin sevgisini aldı yani bu oyunu eline geçen tüm souls-like oyunlarını yalayıp yutmuş tüm herkese şiddetle öneririm