logo

izigame.me

It may take some time when the page for viewing is loaded for the first time...

izigame.me

cover-S.T.A.L.K.E.R.: Shadow of Chernobyl

Saturday, March 12, 2022 3:27:18 AM

S.T.A.L.K.E.R.: Shadow of Chernobyl Review (GƆƆƉƔ)


BEN MUTLU PESSİMİST BİRİYİM..
STALKER 2: Heart of Chernobyl yolunda..

Söyleyin.. Haydi durmayın söyleyin.. Çekinmenize gerek yok.. Bana,. Sen pessimist birisin deyin ! Gerçekten söylüyorum bu beni hiç rahatsız etmiyor... Çünkü bunu söyleyen ilk kişi siz değilsiniz ve bunun tamamen gerçek olduğunu kabul ettiğime göre, muhtemelen söyleyen son kişi de siz olmayacaksınız

Evet yanlış duymadınız bir daha tekrarlıyorum pessimist biri olduğumu kabul ediyorum ve bunu STALKER oyununda geçirdiğim saatlerin, orada yaşamış olduğum deneyimin bir apoleti olarak gururla yakama takıyorum, çünkü pessimism genellikle yaşadığınız deneyimlerden, tecrübelerden gelir

Benim kadar siz de uzun bir süre Zone denilen bu yerde vakit geçirmiş olsaydınız eğer, burada yaşadığınız yalnızlığın, çaresizliğin, endişenin; ne kadar da kaybetmemek için uğraşsanız da optimistik düşünce yapınızı erozyona uğratacağını anlardınız

Optimism denen kavramın her türlü darbeye,aşınmaya karşı duran cilasını, kaplamasını üzerinden atın, her seferinde içinde bir pessimism'in özünü bulacaksınız. Ya da karşılaşacağınız her eski optimist biri bunun böyle olduğunu söyleyecektir. Şu an benim de size söylediğim gibi

STALKER: Shadow of Chernobyl sıra dışı bir oyun arkadaşlar. Sanki bu oyunun bir ruhu var. Yaşayan bir organizma gibi. Kendi ruh hali içine sizi öyle bir çekiyor ki... Ne kadar debelenseniz de onun ruh halinin ağır baskısı altında pessimism girdabına kapılıp dönüyor da dönüyorsunuz

Oyunun atmosferi o kadar bunaltıcı ve ruh halinizi o kadar aşağılara düşürüyor ki, uzun saatler oyunda vakit geçirdiğiniz zaman enteresan bir düşünce yapısına giriyorsunuz. Şimdi söyleyeceklerimi abartmadan söylüyorum; gecenin bir yarısı oyunu oynuyorum ve kaç saattir oynadığımın farkında değilim. Bir an için çok daraldığımı fark ettim. Biraz daha fazla nefes almak ve ferahlamak ihtiyacı hissettim. Birden aklıma Charlie Chaplin'nın çok sevdiğim bir sözü geldi. ' You'll never find a rainbow if you're looking down '

Yağan yağmura ve üzerimdeki kara bulutlara rağmen, bir gökkuşağı aramak için istemsiz bir şekilde yüzümü gökyüzüne çevirdim ve beyhude bir çabayla, bulamayacağımı bile bile, bana bir nefes olması için gökkuşağı aradı gözlerim... Bu oyun insana, hafif bir esinti ile savrulan çöldeki bir kum tanesi gibi hissettiriyor.. Savunmasız, kırılgan, bilinmezlikler içinde..

Öncelikle şunu bilmenizi istiyorum arkadaşlar bu herkese göre bir oyun değil. Özellikle sadece oyunların eğlence kısmıyla ilgilenen, kolayı ve hazırı seven yeni nesil oyuncular, bu oyuna arkalarına bile bakmadan, hızlıca koşarak, şimdiden kaçabilirler. Çünkü aradıkları şeyler bu oyunda yok

Bu oyunun kafası çok başka. Onu anlamak, onunla anlaşmak için kafa frekanslarınızın tutması lazım, yoksa birbirinizi anlamakta zorlandığınız bir arkadaşınızdan öteye gidemez. Oyun zor arkadaşlar, bunu her anlamda söylüyorum, çünkü oyun karşılaştığınız hiçbir şeyi gözünüze sokarak açıklamıyor, karşınıza çıkacak hiçbir duruma sizi hazırlamıyor, yani '' Predicting the Unpredictable '' durumu var

Bu terim yeryüzü biliminde kullanılan depremleri önceden bilme ile alakalı kullanılan bir söz. Bir deprem nasıl hiç bir uyarı göstermeden vuruyorsa ve arkasında devasa bir yıkım ve ölüm bırakıyorsa bu oyunda hiç beklemediniz anda hiç beklemediniz durumlara sokuyor sizi.

Kısacası Zone'a girecek kadar yeterli cesaretiniz varsa, belirli bir hayat tecrübesine sahip olduğunuzu ve tehlikelerle yüz yüz gelmeye hazır olduğunuza inanıyorsanız, rahatlıkla bir STALKER olma kararına varabilirsiniz. Ama şunu bilin ! Zone gizemli ve tahmin edilemez bir yer ve bu serüven ne kadar sürer hiç belli olmaz, tabi ki de, o da hayatta kalabilirseniz. Belki de oradan canlı olarak çıkmayı başaramayabilirsiniz. Ruh halinizi kaybetmek dahil her şeyi göze alın derim

Çoğunuzun bildiği gibi bu oyunun ikincisi STALKER 2 sene sonunda geliyor. Yapımcılar ilk oyunun ruhunu bozmadan ve ilk oyunun kimyasına uyan yeni eklemelerle serinin yeni oyunun bir üst seviyeye taşıyabilirlerse, tabiri caizse oyun dünyasına düşecek ve diğer tüm oyunları parça pinçik edecek bir atom bombasına dönüşebilir ve buna şimdiden hazırlığınızı yapın derim

Bu hazırlığı, bir boot camp niyetine ilk oyunu oynayarak başlayabilirsiniz ve bir STALKER olmanın ne demek olduğunu anlayabilirsiniz. Yalnız şöyle bir şey var, bir kere Stalker ceketini giydiniz mi onu çıkarmak istemeyebilir, benim gibi '' BEN MUTLU PESSİMİST BİRİYİM'' diyebilir ve STALKER 2 oyununu çıkması için gün saymaya başlayabilirsiniz
Arkadaşlar bu oyunu steam kütüphanenizde çıkarılmayı ve işlenmeyi bekleyen değerli bir gem olduğunu unutmayın ve en kısa zamanda gün yüzüne çıkarıp gerçek değerini bulmasını sağlayın

ZONE GÜNLÜKLERİ

Hepinizin bildiği gibi zaman denen şey, bekliyorsanız yavaş, yalnızsanız uzun, korkuyorsanız hızlı, mutluysanız çok kısa bir anmış gibi gelir insana...Zone denen yerde ise tek bir zaman algısıyla zamanı tarif etmek çok zor. Uzun süredir buradayım ve yukarıda saydığım duyguların ve zaman algılarının hepsini yaşadım. Şu an yaşadığım duygu ve zaman algısı ise diğerlerden çok farklı.... Bunu tarif edemesemde en azından nedenin ne olduğunu biliyorum

En başa dönüp geriye baktığımda Zone'a ilk geldiğim acemilik günlerim geldi aklıma..Cordon denilen bölgede acemi Stalker'ların toplandığı bir köyde açmıştım gözlerimi....Meraklı gözlerle etrafı inceliyor çevreyi tanımaya çalışıyordum. Benim gibi acemi stalker'larla tanışıyor ve birbirlerimizi tanımaya çalışıyorduk. Belki de yıllarca sürecek dostluğun ilk adımlarını atıyorduk farkında olmadan.

İşte bu günlerde ismini ilk defa duymuştum kendisinin ve daha sonra da sürekli karşıma çıktı bu isim. Her ne zaman Stalker dostlarımla günün yorgunluğu atmak ve dertleşmek için ateşin başında toplansak, bir şekilde söz ona gelir ve ondan bahsedilirdi.. Guide kim bilirmisin.. Onun ismini hiç duydun mu ? Zone ilk giren gerçek Stalker o ... Diye başlardı bu muhabbet... Zone kültürünün ve Stalker kavramının oluşmasına neden olan ilk insan yani ilk gerçek STALKER

Eğer buraya gelirseniz ilk Stalker olan Guide için kulağınıza sürekli bir şeyler çalınacak. Bazıları onu bulmanın neredeyse imkansız olduğunu söylerken, bazıları varlığını bile inkar edecek ve onun bir halk lore'si ve uydurma olduğunu söyleyecek. Kimisi de gerçek olduğunu, Zone'un her yerini bildiğini ve en tehlikeli anomalileri ve en büyük düşman gruplarını gizlice geçebilen gerçek bir yaşayan efsane olduğunu

Stalker olan her bir kişinin bu söylenenler karşısında kayıtsız kalmasını ve merak duymaması düşünülemez. Hele de benim gibi bir kişinin
Hayatım boyunca hep meraklı biri oldum ama bu yanlış anlaşılmasın, büyük şeylerden, küçük şeylere kadar hakkında her türlü bilgiyi öğrenme arzusu uyandıran pozitif meraktan bahsediyorum yani kimsenin özel hayatını didiklemek veya özel sırlarını öğrenmekle veya buna benzer şeylerle alakalı negatif meraktan bahsedmiyorum. Sizde merakınızın öğrenmeyi başlatan bir güç olduğunu unutmayın ve onu pozitif şeylere yönlendirin

Sonunda bu merakımın son bulacağı ana geldim çünkü ilk Stalker olan Guide'nin yerini biliyorum ama tuhaf olan şu ki, günlerdir onun yerini öğrenmeme rağmen ayaklarım bir türlü onun yanına gitmek istemiyor. Sürekli farklı klanlardan görevler alıyor, Zone'nun bir köşesinden diğerine giderek erteliyorum onun yanına gitmeyi. Belki de onunla karşılaşmak için hazır hissetmiyorum kendimi, belki de korkuyorum beni terslemesinden, kaale almamasından, ya da hayal kırıklığına uğramaktan korkuyorum hiç beklemediğim biri çıkarak.. Belki de bu merak ve heyecan hep sürsün istiyorum

Ama artık bu gece son. Yarın günün ilk ışıklarıyla onun yanına gidiyorum. Heyecanlıyım dostlar hem de çok heyecanlıyım... Şu an oyundan çıktım aceleyle size bu satırları yazıyorum, hem heyecanımı paylaşmak hem de siz den güç almak için.. Neyse arkadaşlar benim uyuyup dinlenmem lazım malum yarın önemli bir gün. Şimdiden okuyan herkese teşekkür ediyor ve bol oyunlu günler diliyorum