logo

izigame.me

It may take some time when the page for viewing is loaded for the first time...

izigame.me

cover-Prince of Persia: The Sands of Time

Thursday, July 7, 2022 8:44:46 AM

Prince of Persia: The Sands of Time Review (Cerys An Craite)

Prince of Persia: The Sands of Time(2003)
Prince of Persia: The Sands of Time Sands of Time üçlemesinin ilk oyunudur. Ubisoft firması tarafından 6 Kasım 2003 tarihinde piyasaya sürülen oyun; Xbox, Nintendo GameCube, PlayStation 2 ve PC platformları için çıkışını yapmıştır.
GİRİŞ
Çok eski bir oyuncu olduğumu söyleyemem fakat Prince of Persia serisini hep gördüm, duydum.
Yanlış hatırlamıyorsam ikinci oyununu çok eskiden oynamıştım.Nedenini hatırlamıyorum ama bitirmediğimi iyi hatırlıyorum.
Geçenlerde arkadaşım oynayıp bana da, tekrar şans vermemi söyledi.
Bunun üzerine oyunu oynadım ve.....
Bakalım, 2003 yapımı bu oyun dedikleri kadar var mı?
Şimdi bile gideri var mı?
Babam böyle pasta yapmayı nerden öğrendi?
Hepsi bu incelemede.
HİKÂYESİ
Oyunun ana hikâyesi ve karakterleri, kaynağını, 1989 yılında Amerikalı oyun yapımcısı Jordan Mechner tarafından geliştirilen Prince of Persia serisinden alır ve ana karakter Prince'in, fethettikleri bir ülkeden aldıkları ve zamanın kontrolünü sağlayan büyülü kumları, sonuçlarını tahmin etmeksizin dünyaya salmasını ve bunun sonucunda kumları tekrar toplayarak yaşananları tersine çevirmeye çalışmasını konu edinir.
Bu oyunun hikâyesinden yola çıkan ve başrolünde Jake Gyllenhaal'un oynadığı bir sinema filmi çekilmiştir.
OYNANIŞ
Oyunun vuruş hissine bakarsak, iyi değil fakat kötü diyemem hani şöyle
vurduğunu en azından anlıyorsun.
Kombatı güzel bir oyun.Bazı düşmanlara daha farklı saldırman gerekli olabiliyor her düşman, aynı taktik ile yenmek mümkün değil.
Duvardan zıplayıp vurmam gerekbiliyor veya düşmanın üstüne zıplayıp öldürmek gibi farklı taktik ile düşmanlara savaşmak gerekiyor, ilk beni bu durumu kavrayamadım.
Taktik yapmaya ve farklı şekilde saldırmaya başladıkça oyunun bu yönünü sevmeye başladım.
Ama buraya kocaman AMA...
Kamera açıları bazen öyle bir değişik açıya giriyordu ki, düşmanları göremiyordum, çok da etkilemedi elbette ama gene de, etkilediği zamanlar oldu.
Bunlara ek olarak savaşırken bazı özelliklerimizde mevcut.
Düşmanları dondurmak gibi donduruncaa kolayca alt edebiliyoruz.
Şurada şunu da diyim düşmanı yendiniz yere düştü fakat son darbe yapmanız lazım hançer ile yoksa düşman ölmüyor tekrar ayağa kalkıyor bazen bu olayda, yok daha neler dedirtti ama dondurma özelliği ile öldürürseniz buna gerek kalmıyor.
Birde, zamanı kontrol etme özelliği var asılında, plafromda daha kullanışlı olsada bazen dövüşürkende zamanı geriye aldığım oldu, canım az iken hayatımı kurtardı diyebilirim.
Tabi her düşmanı dondurmanın, zamanı geri almayı kulandıkça azalıyor azaldıkça, düşmanları öldürüp veya etrafta rastgale bulunan bir ışık bulutu gibi olan şeyleri toplayınca da, artıyor hem slotu dolduruyor, hemde yetirince toplayınca, fazladan slotunuz oluyor.
Şimdi gelgelim işin, plafrom kısmına.
Oyundaki, plafromları bazen tam kanser.
Eğlenceli yanları var elbette hatta bulmaca olarak da karışmıza çıkanlar da, oluyor.
Gene buraya bir tane; AMA kamera açıları bazen plafrom yeterince zor değilmiş gibi birde saçma sapan, kamera açıları veriyor ki, oyundan nefret ettiriyor.
Bu yüzden bazen oyuna ara vererek oynamayı tercih ettim.
Bunlara ek olarak ise zamanı geri sarma özelliğimiz sayesinde,duvarda yürüken düştünüz diyelim, zamanı geri alıp tekrardan deneme şansınız oluyor.
Bu özellik olmasaydı şuan bu incelemeyi okuyor olmazdınız :)
DİĞER
Etrafta bulunan, çeşmelerde canımızı yenilmek mümkün. Su içmek can veriyor.
"Prensler için her evin önüne bir kap su koyun,az çok demeyin.
Prensler ölmesin!"
- Ubisoft Kamu Spotu.
Yanımızda ilerleyen bölümler de, bir hanım abla geliyor kendisi okçu, pek bir işe yaramıyor ama arada düşmanları yavaşlatığı oluyor.
Canı var fakat biraz zor bitiyor yani her dakika zaten bir sürü düşman ile uğraşırken onun hakında pek bir endişeye gerek kalmıyor.
Birde arada beni de, vuruyor insafsız.
Son olarak da, şunu da ekleyim, düşmanlar, bize vurmak isterken kendi adamlarına vurdukları da, oluyor.
KAPANIŞ
Ne demiş Enis Abimiz; Umadık taş yarar baş!
Beklediğimden daha kaliteli bir yapım gördüm.
2003'de oynayanları düşünemiyorum, ne kadar sevdiklerine.
Eski oyunların, en azından çoğunun en büyük sıkıntısı bazı yerlerin gereksiz zor olması bunda da var.
Fakat zamanı geri almaz özelliği çoğunlukla bu eskiği kapatıyor.
Yoksa oyun benim için çileye dönerdi.
Yapmak istediklerini çok iyi yapmış ilk alışmak zor gelsede, alışınca oynadıkça oynası geliyor insanın.
Grafikleri o yılla göre oldukça iyi geldi bana.
Ve tabi en büyük sıkıntısı, alt yazı yok.
Sadece çok az ara sahne de var.
Bu yüzünden hikayesini anlamak pek mümkün olmuyor.
Şunu da söylemeden geçmeyelim oyunun, sonlarına doğru bir sürü kapının olduğu oda var.Orayı geçmekte oldukça zorladım. Videodan baksaydım işim işti.
Oyunun çıktığı dönemde oynayanlar, oldukça küfür etmişlerdir.
O bölümü dızaynı yapanı şimdi getirip oynatsam, o bile küfür eder sanırım.
Vee gelelim, sıradaki inceleme hakında ipucuya...
Bioshock havası taşıyan, adından pek söz edilmeyen bir oyun..
Öylese bir dahaki incelemeye kadar görüşmek üzere...
Bahsetmeye Değer
Oyun gerçekten insanı içine çekiyor.
Fiyatı uygun alıp oynayın. İlk zor gelsede alışıcağınıza eminim. Sabır edin ve deneyin.
Şimdiden İyi Oyunlar!
Eksikler
Kamera açıları bazen oldukça sapıttıyor.
Alt yazı olamadığı için hikâyesini anlamakta oldukça zorlanıyor insan.
Seslendirme oldukça kötüydü.
Artılar
Oyunun, plafromları bazen çok sinir etsede, genel olarak eğlendim.
Kombatı zevkliydi.
Puan
88