Papetura Review (Palaran)
Oyuna başlar başlamaz trailer görsellerinde gördüğümüz harikulade tasarımlar hemen göze çarpıyor. Karakterlerin hareketleri, doğaları gereği fiziksel tasarımlar olmalarına rağmen göze batmıyor ve gayet akıcı ilerliyor. Puzzle zorlukları oldukça basit, ayrıca oyun bunun için hoş bir çözüm geliştirilmiş. Oyun başında bize ekmek tarzı bir besin veren böcek aracılığı ile takıldığımız zamanlarda sağ üstte bulunan soru işaretine tıklayarak bir mini game oynuyoruz ve sonucunda bir ipucu alıyoruz. Mini gamelerin zorluğu oyun ilerledikçe artıyor.
Hikaye olarak basit ve güzel bir konu seçilmiş. Karanlık bir güç tarafından dengesi bozulan bu sihirli, kağıttan dünyanın sakinleri olan Pape ve Tura’nın yolları bir şekilde kesişiyor ve Tura’nın annesini kurtarmak için “kısa” bir yolculuğa çıkıyoruz. Kısa bir yolculuk çünkü oyunu bitirmesi 1.5 saati geçmiyor.
Oyunun görsel kalitesinden sonra dikkat çeken ilk şey müzik kalitesi oluyor. Dünyasını iyi yansıtan ve etkileşime katkısı olan müzikleri dinlemesi oldukça keyifli.
Point & Click formatında ilerleyen oyundaki puzzlelar oldukça basit. Bunu hem bir artı hem de eksi olarak görebiliriz. Kolay olduğu için fazla zorlanmadan oyunun bize sunacağı her şeyi tecrübe edebiliyor ve sona ulaşabiliyoruz. Her şeyi tecrübe etmemiz ve sona ulaşmamız biraz kısa sürüyor ve kolay oluyor, o yüzden puzzle türünde zorluk seven oyuncular için eksi olabilir.
Tüm bunlara rağmen oyunu kesinlikle tavsiye ediyoruz. Uzun süren bir emeğin ürünü olan Papetura 18TL’lik fiyatını fazlasıyla karşılıyor ve bizlere unutamayacağımız hoş saatler yaşatıyor.