No Man's Sky Review (Feroand)
Bu oyunu iki kere satın aldım, bir kere iade ettim. İmkanım olsa ikinciyi de ederdim sanırım.
İlk oynadığımda neyin yanlış olduğunu anlayamamıştım. 3 saat kadar ortada dolanmış, bazı görevleri bitirmiş ve hayatta kalmıştım ama keyif vermemişti, bir şeyi başarmış gibi hissetmemiş ya da bir macerada adımlamış gibi heyecan dolmamıştım. İade ettim. 60-70₺ civarı bir şeydi.
Sonra, aklıma takıldı. Bir şeyleri ben becerememiş olmalıyım diye düşündüm. Sonuçta, bir sürü insan seviyordu ve sürekli geliştiriliyordu. Kim bilir o zamandan beri ne içerikler eklenmişti ve eklenecekti. 105₺ verip tekrar satın aldım.
38 saat harcadıktan sonra neyin yanlış olduğunu anladığımı düşünüyorum. Bu oyunu tamamen yanlış anlamıştım.
Önünüzde görüp görebileceğiniz en casual uzay oyunu var arkadaşlar. Hayatta kalmaya çalışırken çaba sarf etmenize gerek yok, toplamınız gereken malzemeler ve bunlarla yapacağınız şeyler herhangi bir sınamaya maruz bırakmıyor sizi, gemi kullanmak falan parkta yürüyüşe çıkmaktan farksız. Dilediğiniz her şeyi yapabiliyorsunuz oyunda. Sürekli ama sürekli bir şeyleri geliştiriyorsunuz. Silahlarınızı, gemilerinizi, üssünüzü, uzay üssünüzü, yüzey araçlarınızı, size bağlı işleyen köyünüzü, filonuzu... Ne kaynak toplamak ne de bunları kullanmak için zekanızı kullanmanız gerekmiyor. Öyle ki, "bu diyarda her şey bu kadar kolaysa o kadar NPC neden 2 saattir bu oyunu oynayan benden daha fakir ve alt seviyede görünüyor?" diye düşünüyorsunuz. Bu da o başarı ve sahiplenme hissini söküp alıyor.
"Zor mod" seçenekleri var ama bunun getirdiği şeyler zorluktan ziyade uğraştırıcı şeyler. Envanterinizin kapasitesini azaltıyor ya da kalıcı ölüm getiriyor vs. Zorluk böyle olmaz; zorluk ter akıttırmakla ilgilidir. Aynı şeyi daha fazla saat yaparak o ürünü elde etmek "zorluk" değil, "angarya"dır.
Bir diğer eksiklik de, oyunda etkileşim yok. Tamam, bazı görevler var ve sağda solda uçan gemiler görüyorsunuz vs. ama sizi zorlayacak, size karşı savaşacak, sizin hareketlerinize tepki verecek pek fazla şey yok. Yaşayan bir galaksi gibi hissettirmiyor. Yaptığınız şeye bir karşılık göremiyorsunuz. Oyunda arkadaşlarınız yoksa ya da arada bir düzenlenen expedition etkinliklerine katılmıyorsanız bütünüyle yalnız olacaksınız.
Para kazanmak ya da bir şeyler üretmek o kadar kolay ki neden uğraşayım diye sorup duruyorum kendime. Bam bum yapıp pek de manaya oturtamadığım ana görevi bitirmek pekala mümkün.
Tüm bu kolaylıkların üst üste binmesi, bir keşif hissini de elinizden alıyor. Milyar tane sistem, onun üç dört katı kadar gezegen var. Böylesi bir bollukta, dilediğin yere bu kadar çabuk gidebilecekken ve dilediğini elde edebilecekken, hiçbir şey için uzun uzun bakınman gerekmiyorken ne o gezegenlerin, ne o manzaların ne o sonsuz çeşitlilikteki canlıların bir anlamı kalıyor. Elle hazırlanmadıkları, rastgele motorla belirlendiği için "özel" şeylere pek denk gelinmiyor. Keşif hissi olmayan birk keşif oyunu...
Yazılabilecek başka şeyler de vardır elbette. Hatta, zaman ayırıp sözlerimi düzenleyebilirdim bile. Ama, inanın buna iki gram enerji harcayasım bile gelmiyor.
Etrafta dolanıp kafa dinlemek istiyorsanız iyi bir tercih olabilir. Oyuna sürekli yeni şeyler eklendiği için de daima yapacak bir şeyler bulabilirsiniz. Ama "anlamlı bir oyun tecrübesi" istiyorsanız bence yanlış yerdesiniz.
EDİT: Artık sadece arada bir gelen süreli expeditionlar için oynuyorum. Bir süre sonra kaldırılmıyor olsalardı ona da girmezdim sanırım. "Her şeyi tam yapmak" takıntım yüzünden devam ediyorum ama eleştirilerim hala geçerli ve zamanımı başka şeylere harcasaydım daha mutlu olurdum diye düşünüyorum.
"İnceleme sonrasında neden bırakmadın" diyenler olursa diye ekleyeyim dedim.
Hemen hemen aynı paraya x4 Foundations'u tüm ek paketleriyle aldım (indirimle). Offline uzay oyunu isteyenlere ona da bir bakmalarını öneririm.
EDİT 2: Saat ve iade mevzusunu merak eden arkadaşlar, sözüm size. Nihai cevabı bilmiyorum. Hesabımda bir sorun olmadığı ve düzenli kullanıldığı için incelemede sistemi sömürmediğime karar verilip iadelerimin kabul edildiğini varsayıyorum. Ya da o dönemde o ürünlerle ilgili özel bir durum vardı ve şansıma öyle denk geldi. Bu kadar söz arasında gidip ona takılmamanızı dilerdim.