Dwarf Fortress Review (Akira)
Öncelikle bir Dwarf Fortress hayranı olarak oyunun geliştiricileri Tarn Adams ve kardeşi Zach Adams'a böyle bir oyun yaptıkları için teşekkür ederim. Daha da ötesi, Steam'e 280TL olarak çıkmasının ardından Tarn'a mail atıp Türk oyuncular için daha erişilebilir olmasını ve fiyatın düşürülmesini rica ettikten hemen ertesi gün fiyatın neredeyse yarı fiyatına düşürülmesi ve bizzat geri dönüş maili atmasından ötürü tüm Türk oyuncular için ayrıca teşekkür ederim.
Henüz Steam versiyonunu tam anlamıyla oynamamış olsam da orijinal ASCII versiyonunu yüzlerce saat oynadım. Bu inceleme daha çok orijinal versiyonuna göre yazılacaktır ancak şunu bilin ki Steam versiyonunun orjinal ASCII versiyonundan eksik bir özelliği yok. (Şimdilik Adventure Mod hariç)
Oyuna gelecek olursak, Dwarf Fortress bana göre tüm zamanların en iyi simülasyon oyunudur. Oyunda o kadar çok özellik var o kadar derin ki Rimworld yanında Super Mario gibi kalır. Böyle bir ithamı hak edecek neyi var derseniz biraz anlatayım.
Oyuna başlamadan önce istenilen ayarlar doğrultusunda rastgele bir dünya inşa ediliyor. Bu dünya inşa edilirken 250 yıllık tarihini de izliyorsunuz. Bu sürede uygarlıklar inşa ediliyor, yıkılıyor, savaşlar oluyor, kahramanlar doğuyor, efsanevi eşyalar yapılıyor, ölümcül yaratıklar çıkıyor vesaire. Oyunda yerleşim yerleri olan ana ırklar olarak Elfler, Goblinler, İnsanlar ve Cüceler var. Dünya ve tarihi inşa edildikten sonra bir alan seçip 7 cüce ile birlikte yerleşmeye başlıyorsunuz. Her cücenin farklı duygusal yapıları, fiziksel özellikleri, karakteristik özellikleri var. Cücelere iş verip çalışmalarını sağlıyorsunuz. Kimisi aşçı kimisi oduncu kimisi asker kimisi de doktor oluyor. Daha önce hiç bir simülasyon oyununda görmediğim kadar çok meslek var bunu da söyleyeyim. Zamanla cücelerin sayıları artıyor ve yerleşim alanınızı büyütüyorsunuz. Goblin saldırılarını savunuyor, Goblinlere saldırılar düzenliyorsunuz. Elfler ve İnsanlarla ilişkilerinizi düzgün tutup ticaret yapıyorsunuz. Ancak ilişkiler her zaman iyi gitmeyebilir o zaman da onlarla da savaşıyorsunuz. Oyunda kazanmak diye bir şey yok. Oyunda bir tarih yazıyorsunuz.
Anlatacak çok şey var. Birazını anlatmaya kalksam 10 sayfa inceleme olur. Hızlı ve kısaca oyunda nelerle karşılaşacağınızdan da bahsedeyim.
Tavernada fazla alkolden ötürü ırklar arasında kavgalar çıkabilir, yerdeki alkolden ötürü patilerine alkol bulaşıp kendilerini temizleyen kediler alkol zehirlenmesinden ötürü ölebilir. Yerleşkenize vampir sızabilir ve vampiri bulmak için dedektiflik yapmanız gerekebilir. Mağaralarda kazı çalışması yaparken karşınıza 1000 yıllık yaratık çıkıp herkesi öldürebilir. Köpeği öldüğü için intihar eden bir cüceniz olabilir. Sizdeki efsanevi bir eşyanın söylentilerini duyan bir hırsız aranıza sızabilir ve eşyayı çalmaya çalışabilir. Çok fazla ağaç keserseniz Elfler sizden nefret edebilir. Elflere ağaç satmaya kalkarsanız hakaret olarak algılarlar. Ejderha saldırısı olabilir. Size katılmak isteyen bir Goblin bile olabilir. Duvarlara işlemeler yapıyorsunuz. Bunlar tarihi karakterler yada işlemeyi yapan cücenin sevdiği bir yemek bile olabilir.
Oyunu almadan önce oyunun inceleme videolarına bakmanızı tavsiye ederim. Oyun çok karışık ve bir o kadar zor. Ama oyunun büyüsüne kapıldığınız zaman gerçekten seveceksiniz. Oyunu oynarken başınıza gelen şeylerden sonra "oha bu da mı olabiliyormuş be oyunda" diye sıkça söyleneceğinizden eminim. Dediğim gibi Rimworld ve benzeri oyunlar Dwarf Fortress yanında derinlik olarak basit bir browser oyunu gibi kalıyor. Oyunu yapan iki kardeşin de oyunlarını ne kadar sevdiklerini de görmek gerek. Senelerdir oyunu hep daha iyi yapmaya uğraşıyorlar. 2006 dan beri hala oyunun üzerine bir şeyler katıyorlar.
Daha fazla oyun içeriği anlatıp da oyun zevkinizi düşürmek istemem. Oyunun puanına gelecek olursak:
10/10