logo

izigame.me

It may take some time when the page for viewing is loaded for the first time...

izigame.me

cover-Death Stranding: Director's Cut

Friday, February 14, 2025 5:01:40 PM

Death Stranding: Director's Cut Review (Yuugen)

Amazon Prime Ertesi Gün Teslimat Post-apokaliptik Versiyon
Bir ara her hafta 3 kere kapımı çalan ve Amazon’dan kitap kargomu getiren KG çalışanı, Rayban gözlüklü Eyüp abiyi anlamamı sağlayan o oyun... Bana getirdiğin her felsefe(hayatım kaydı), tarih ve klasik(hayatım daha da kaydı) kitaplarını tek tek okuyup bitirdim, rahat ol abim. Artık eleman değiştiği için Eyüp abi getirmiyor kargomu ama seni çok özlediğim bil istiyorum abi... Yaz kış kahrımı çektin, hakkını helal et. Umarım mutlusundur.
Sırtımıza dünyanın yükünü alıp dağ, taş, dere aşıp, üstüne motor bulduk diye sevinirken daha da kanser olduğunuz harika bir evren. Kolla oynadığımdan RT ve LT tuşlarıyla yakın ilişki kurmaktan yanlışlıkla akraba oldum. Bebeğimiz var ikide bir ciyaklıyor(ebeveyn simülatör), kargon var düşüyor, köprü var dikiliyor, Amerika var (sayemizde?sdfjadslk) kuruluyor.
Kojima’nın Mizah Anlayışının Hönkürtmesi
Japon yapımı oyunlarla arası olan herkes bilir ki Japonlara özgü bir abartı, bir mizah vardır. Bu mizah beni koparıp götürüyor. Üstelik Norman ile Kojima’nın hem basın önündeki hem basın arkasındaki ilişkilerini az çok bilmek sanki iki yakın arkadaşın bir oyunda birleşmesi gibi tonlarca samimiyet fırlattı üstüme. Sam ile dinlenme odasındayken ayna karşısındaki hareketleri, kapıya bakınca “kapı orda amk körü” der gibi işaret etmesi, çok inceleyince orta parmak göstermesi, BBnin bile zaman zaman SİNEMATİK esnasında orta parmak çekmesi beni baya güldüren detaylar. Böyle detayların her daim hastasıyım. Bir olayda Kojima ve Norman varsa benim gülmeme ihtimalim neredeyse yok. Norman’ın ekrana bakması bile yetiyor.
Hikaye
Dünya bir felaket sonrası yerle bir oluyor ve insanların çoğu ölüyor. Hayaletimsi ve BT olarak adlandırılan varlıklar dünyaya yayılıyor. Ölüm temasını her daim çok sevdiğim için bu oyunda ölümle yaşam arasındaki o belirgin sınırın kaybolması ve iki zıt ama kardeş unsuru iç içe hissetmek hoşuma gitti. İnsanlar öldükten sonra cesetleri yakılmazsa cesetler patlıyor ve hiç hoş şeyler yaşanmıyor.
İnsanların yalnızlığı, ölüm teması ve toplumsal çöküşü her an olmasa da çoğu zaman hissedebiliyorsunuz. Biz de bu evrende Sam olarak Amerika’yı birbirine bağlayıp tekrar bir bütün haline getirmeye çalışıyoruz. Amerika’yı kargocular kurtaracak!!!
Evrenin hikayesi güzel ancak Sam’in hikayesi biraz havada kalıyor gibi hissettirdi. O yüzden genel hatları haricinde çok detaya inmedim. Kojima’nın o uçsuz bucaksız beynine inmek çok zor ve karmaşık.
Oynanış
Bu oyuna çıktığı günden beri “kargocu simülasyonu” denilip yerden yere vurulsa da oyunun kasvetli havası beni çok mutlu ediyor. Zaten bir oyunda ilgimi çeken ilk şey atmosfer olur ve yeterince karanlıksa o zaman benden kaçışı yoktur.
Devamlı dengede kalmaya çalışmak, dikkatli oynamak, başka oyuncuların kurduğu köprü ve diğer şeylerle yalnız hissetmeyip sanki toplulukla birlikte derinden bir bağ kurmuş gibi hissetmek çok hoşuma gitti. Biri dağın başına müzik kutusu dikmiş ve Gen Hoshino çalıyor, anam bir mutlu oldum oturdum dinledim. Oto no naka de kimi wo sagashiteruu, kiri no naka de kuchihatetemo samayouu~
Oyundaki birlik beraberlik duygusu çok güzel. Bir istasyona bağlandıkça diğer oyuncuların çevreye yaptıkları köprüleri, halatları görebiliyorsunuz. Ben de birkaç bir şey fırlattım, umarım birilerinin işine yarar.
Sonuç
Rahatlamaya açıp arada kanser olmak için tatlı bir oyun ancak 40 dakikadan fazla oynamak uykumu getiriyor. Yağmur sesi, (bazı bölgelerde düşman olsa da genel anlamda) sakinlik ve atmosfer bir miktar deşarj olmamı sağlıyor. İndirimdeyken dara girmeyecekseniz alınır.