Dark Envoy Review (Dwight Schrute)
Oyunu bir hayli Schrute'ladım. İncelemeyi güncelleyebilirim diye düşünüyorum.
Dark Envoy, ilk kez 2020 yılında gözüme takılmıştı. Geliştiricisi Event Horizon daha önce Tower of Time’ı çıkarmıştı. Hiç oynamadım fakat hakkında yapılan olumlu yorumları çok duydum. Bu da geliştiriciye karşı güvenimi artırıyor ve Dark Envoy için iştahımı kabartıyordu. Çıkış tarihine kadar takip ettim. Bu zaman zarfında birçok gecikmeye ve değişikliğe uğrayan Dark Envoy nihayet 24 Ekim 2023 tarihinde çıktı.
İlk şaşkınlığımı karakter seçim ekranında yaşadım. Karşımda bir kadın ve bir erkek karakter vardı. Bazen RPG türü oyunlarda kadın karakterleri oynamak hoşuma gidiyor ve karakter seçim ekranında mutlaka birkaç saniye “acaba” diye düşünmüyor değilim. Ufak bir delay ardından “erkek karakter oynayacağım” dedim ve delikanlının üzerine tıkladım. Karakterimi oluşturdum ve ardından afalladım. Sıra kadın karakterdeydi. Oyunda yönettiğimiz iki ana karakter varmış! Erkek olan Malakai ve kadın olan Kaela. Bu iki kahramanımız aynı zamanda kardeşler.
Hikayemiz, Jaan isimli dünyada; İmparatorluk ve Birlik adında, savaş halindeki iki ırkın ortasında geçiyor. İmparatorluk teknoloji ile harmanlanmış insan ırkını temsil ederken, Birlik ise daha geleneksel yöntemleri kullanmaya devam eden elf ırkını simgeliyor.
Hikaye daha Act 1’de hızlı başlıyor ve karakterlerimizi önemli olayların merkezinde buluyoruz. Hikayenin akışında bazı kritik kararlar vermemiz gereken anlar oluyor. Burada oyun bize seçenek sunuyor ve yaptığımız seçim aslında hikayenin akışını ve ileride karşılaşacağımız senaryoları etkiliyor. Minik bir Baldur’s Gate 3 baharatımız var yani. Bunu aklımızın bir köşesinde tutalım.
Seçimlerinize göre karakterleriniz “kötü” bireyler olabiliyor. Bu da sizlere NPC soyma kapısı aralıyor. Tabi bunun olumsuz etkileri de mutlaka var ve oyun bu etkileri deneyimlemeniz için oldukça çaba sarf ediyor. Evet, NPC soyabiliyoruz. Birçok örneği var fakat ben içlerinden Kenshi’yi seçtim. Yani minik bir Kenshi baharatımız da var. Baldur’s Gate 3’ün yanına onu da koyalım.
Oyunda bir tane Melee olmak üzere toplam 4 farklı sınıf var. Lakin bu sınıfların her birisi kendi içlerinde de 4 alt sınıfa ayrılıyor ve level atladıkça karakter başına maksimum 3 tanesini seçebiliyoruz. Yani bir karakterin kendi sınıfına ait 3 alt sınıfı içeren yetenekleri oluyor ve toplam 4 karakterimizle 12 farklı alt sınıfı tek bir savaşta deneyimleyebiliyoruz. Ayrıca bunu yaparken zamanı durdurup veya yavaşlatıp, karakter yeteneklerini aynı zaman çizgisi üzerinde ardı ardına kullanarak combo’lar üretebiliyoruz. Yani elimizde bir tutam da Desperados 3 baharatı var.
Savaşlarda dilerseniz 4 karakterin tamamını yönetebilirsiniz. Yada tamamını serbest bırakabilirsiniz. Agresif davranmalarını isteyebilir veya benim gibi yorucu bir iş gününün ardından sadece bir healer alıp diğer 3 karakteri otomatiğe bırakabilirsiniz. Farklı türde 4 karakteri en uygun hangi kombinasyonla bir araya getireceğiniz ise size kalmış. Anlayacağınız elimizde şimdi bir de Pathfinder ve biraz da Darkest Dungeon baharatları var.
Bu oyunun savaş mekaniklerini ne kadar anlatırsak anlatalım mutlaka bir şeyler eksik kalacaktır. Gerçekten çok fazla detay var. Oyun hem gerçek zamanlı, hem slow motion hem de sıra tabanlı gibi oynanabiliyor. Üstelik en ilginç yanı, tüm bunlar aynı savaşın içerisinde istediğiniz zaman gerçekleşiyor. Doğru karakteri, doğru düşmana yönlendirmek, etkileri ve pasifleri hesaba katmak, çevresel faktörleri ve coğrafik koşulları göz önünde bulundurmak vb. gibi bir çok detay var. Ben bu özellikleri ile inanılmaz bir Diablo 4 baharatı hissediyorum. Ayrıca bu oyunu zor ayarda oynamak da her babayiğidin harcı değil. Gerçekten yapay zekanın çok iyi kurgulandığı bir oyun bu.
Baldur’s Gate 3 kadar olmasa da Dark Envoy’da ara sahne ve dialoglar bolca var. Hikaye beni içine çekmedi, açıkçası biraz sıkıldım. Dialoglar da bence bir yerden sonra klişeye bağladı. Bu nedenle oyunun en zayıf yanı bence senaryosu. Umarım sizlerin ilgisini çeker. Çünkü RPG türü bir oyunda hikayeye ısınamadığımda oyun benim için gerçekten çok zor bir sınav haline geliyor.
Özetle; Dark Envoy benim için karışık bir baharat paketi. Yukarıda saydığım oyunlarda, tadı damağımızda kalan özelliklerin küçük küçük kenara ayrıldığı ve tek bir yerde birleştirildiği oldukça iyi bir karma. Türkçe dil desteği de göz ardı edilmemeli. Ayrıca yukarıda saydığım bir çok oyuna göre fiyatı şu an oldukça makul seviyelerde. Malumunuz Steam, 20 Kasım 2023 tarihinden itibaren artık Türkiye’deki kullanıcılara dolar kuru üzerinden satış yapacağı için şu an bu oyun 252 TL (indirimsiz fiyatı: 280 TL) fiyatına kesinlikle değer diye düşünüyorum.
İncelemenin tamamı için kuratör sayfamı Schrute'layın! 🥸