Cyberpunk 2077: Phantom Liberty Review (emincan1603)
Çok başarılı bir DLC. CD Projekt Red, ana oyunun eksik çıkışıyla beraber oyuncularda büyük bir hayal kırıklığı yaratsa da, bu DLC ile birlikte benim gözümde kendini affettirmeyi başardı. İlk başta, ana oyunun eksiklikleri ve hataları nedeniyle büyük bir beklenti içerisine girmemiştim. Ancak bu DLC'yi deneyimledikten sonra, tüm beklentilerim fazlasıyla karşılandı. Hikaye akışı kesinlikle ana oyundan daha yoğun ve tatmin edici. Karakter gelişimleri, görevlerin derinliği ve yan hikayelerin kalitesi, bu DLC'yi ana oyundan bile daha üstün kılıyor.
Oynarken tek bir saniye bile sıkılmadım; her anı dolu dolu yaşadım. Hatta sırf oyundaki geliştirmeleri daha iyi anlamak ve farklarını görmek için en baştan başladım. Bu süreçte, tüm yan görevleri ve kısa süreli işleri tamamladım. Geri dönüşü olmayan noktaya ulaştığımda DLC'ye geçtim ve burada gördüm ki, CD Projekt Red gerçekten üzerine koymuş. Hikaye anlatımı, atmosfer ve oynanış açısından çok daha rafine bir deneyim sunuyor.
Kim ne derse desin, CDPR, Witcher 3 DLC'lerinde de zaten yeteneklerini göstermişti. Bu DLC ile aynı başarıyı bir kez daha tekrarlamışlar. Hikaye örgüsündeki derinlik, karakterlerin motivasyonları ve dünyanın kendisi, oyuncuyu içine çeken bir deneyim sunuyor. Savaş mekanikleri, görsel iyileştirmeler ve dünya tasarımı da belirgin şekilde geliştirilmiş. Keşke ana oyun da en azından bu DLC kadar cilalı ve hatasız bir şekilde çıkmış olsaydı. Ancak artık yapacak bir şey yok.
Bu oyuna en azından bir DLC daha görmek isterim, eğer bu kalitede olacaksa. CD Projekt Red, bu DLC ile çıtayı oldukça yükseltti ve oyunculara kaliteli içerik sunma konusundaki yeteneklerini bir kez daha kanıtladı. Umarım, ileride bu kalitede daha fazla içerik görürüz. Bu deneyim, ana oyundaki eksiklikleri neredeyse unutturdu ve CDPR'ın hala oyun dünyasında ne kadar güçlü bir oyuncu olduğunu gösterdi.