izigame.me

COUNTER - STRIKE HAKKINDA: Counter - Strike ya da daha alışkın olduğumuz tabirle CS 1.6, gerek çıktığı dönemde insanlarda güzel anılar bırakıp sağlam oynanışı ile harika dakikalar geçirmesi gerek kendisinden önceki birinci şahıs nişancı oyunlarının oynanış şekillerini doğru bir şekilde harmanlayıp kendi ayakları üzerinde duran ve hâlâ daha bu izden devam eden oyunları içinde barındıran yeni bir tür ortaya çıkaran bir başyapıt. Aradan 25 yıl geçmesine rağmen dolu olarak bulabileceğin binlerce sunucu, hayranların yapmış olduğu haritalar, oyun modları ve kaplamalar; iki takımın da kimliğine uygun yeterli sayıda silah çeşitliliği bence bu oyunun akıllarda kalmasının ve oyun oynamayan bir insanın bile adını duyduğunda anında anımsamasının en önemli etkenlerinden sadece birkaçı. Valve zaten o dönemde doğru atılımlarla birçok bağımsız oyun fikrine sahibi ekibi bünyesine katarak hem kendine markalar bulmuş hem de bu ekiplerin kalkınmasını sağlayarak onların da tanınırlığını arttırmış oldu (Portal, Counter - Strike, Team Fortress gibi). Ancak CS çok oyunculu bir marka olarak (ki o dönemde çok oyunculu sektörün başarı sağlaması olası olsa bile başarılı bir şekilde ismini duyurması zordu) kendini tarihin altın sayfalarına güzelce yazdırdı. Bu kadar geçmiş yeter tahminimce biraz da oyunu özellikleri bakımından 2024 için inceleyelim:

OYNANIŞ: 1.6 (artık bu şekilde kısa söyleyeceğim umarım kavram karmaşası olmaz) gerek modlu gerekse sade olarak hem silah hem de karakter hareketi olarak gayet yeterli ve tok bir oynanışa sahip. Neticede düz bir insan olarak oynadığımız için uçup kaçmadan uzak (bunny'i sade oynanış elementi olarak saymıyorum ne de olsa oyunun değil sahip olduğu motorun özelliği), gayet sakin ancak bir o kadar da hızlı olabilen bir yürüyüş mantığı bence taktiksel nişancı oyunu için önemli. Silahlara geldiğimizde de oyun bizi yine hayal kırıklığına uğratmıyor. Her silah sınıfının özelliğinin ayrı olması ve bunlarla çeşitli düzenler oluşturup rakibi farklı şekilde elemek gerçekten çok iyi hissettiriyor.

SES TASARIMI: 1.6'nın bu özelliğinin ne kadar önemli bir yere sahip olduğunu zaten biliyoruz. Her şey kötğ olsa bile bu özellik kötü olmaz, olamaz, olmamalı da. Zaten silah yapılarında da bahsettiğim gibi farklı çeşitlerin olması ve bunlara özel yapılmış ses paketleri çok önemli bir yere sahip en başta. Kalan rakibin ne kullandığını kavrayabilmek ve elindeki ile en iyisini çıkarmaya çalışmak oyunun heyecanını özellikle takımda tek kalınca zirveye çıkarıyor. Ayrıca siege gibi bazı istisnai haritalar hariç birçok haritada da çevrenin seslerinin ve çıkan harici seslerde oluşan dağılımın doğru şekilde paylaştırılmış olması bu oyuna bir puan daha kazandırıyor.

GRAFİK: Tabii ki de benim çıkıp 99 oyununa "Rezalet grafiklere sahip!" veya tam tersi olarak "Siz yanlış değerlendiriyorsunuz, çıktığı dönem için bir harika!" dememi beklemiyorsunuzdur. Bu konuda amaçtan birazcık sapıp hem o dönem itibariyle hem de günümüz standartlarına uygun olarak adil bir yaklaşım benimseyeceğim. O dönemdeki oyunlarla başlayacak olursak grafik olarak göze çarpan ve bu türün örnekleri system shock 2, delta force 2, unreal tournament ve quake 3. 1.6 yanlarında fazla sırıtmıyor diyemem ama biraz biraz kotarıyor sanki. Ancak bu hâliyle bile yılı için yeterli. Günümüz olarak bakarsak bu oyunu oynayan kişiler ya bilgisayar sıkıntısı yaşıyordur ya da birçok cs oyuncusu gibi 1.6'nın daha iyi olduğunu düşünüyordur ki bence öyle ve günümüz için bile "fena değil" seviyesine geriler ancak.

ÇEVRİM İÇİ DENEYİM (Böyle yazılıyormuş TDK'ye göre .): Valve'ın şunca yıldır efsane şirket olmalarından biraz uzak olma sebebi çevrim içi deneyimdir herhalde. 25 yıl oldu ilk CS çıkalı canım efendim bir Allah'ın kulu "Ya bu hileler oyun deneyimini 180 çevirip bizim aleyhimize etkiliyor bununla ilgili bir şey yapmalıyız." da mı demedi? Tabii FaceIT veya ESSN gibi 3. taraf firmalar bunu düzeltiyor ancak herkes bilir mi, bunları bilse de kullanabilme imkanı var mıdır? Valve bu konuyu halletse belki de kendilerine en az 15 yıl kazandırırlar Half Life 3'ü çıkarmamak için.

SON SÖZ/SÖZLER: Evet, biliyorum. Birçok dipnotlu, azıcık sitemli, bayağı uzun ve potansiyel okuyucu sayısını göz önünde bulundurursak gereksiz vakit harcanan bir inceleme oldu (Burası dahil birçok yeri kısa tutabilirdim). Ancak gerek bu oyunu bir şekilde hiç oynamamış olan kişiler için gerekse sadece yeni bir bakış açısı kazanmak isteyen kişiler için yazmayı amaçladım. Umarım sizler bu incelemeden keyif almış ve amaçladığım şeyi yerine getirdiğimi düşünüyorsunuzdur. Ben de artık hem bu oyunu size tavsiye edip hem de herkese esenlikler dileyerek sessizce asosyal (aslında profesyonel yalnız ) düzenime geri dönüyorum. Ve eğer bir daha karşılaşamazsak diye iyi günler iyi akşamlar ve iyi geceler:).