Clair Obscur: Expedition 33 Review (Yuugen)
Sonunda Aşık Olunacak Bir RPG
Uzun zamandır bana bu kadar hitap eden bir oyun oynamamıştım. Henüz başındayım, ancak yazmadan duramıyorum. Görsel tasarım, o sizi atmosfere çeken müzikler, savaş sistemi, hele hele oyunun felsefesi ve hikayesi beni benden aldı diyebilirim. Ölüm teması ağır basan ancak bunun yanı sıra umut, iç mücadele ve benzeri temaları birleştiren hikayelerle beni kolaylıkla mest edebilirsiniz. Oyunun giriş kısmını o kadar iyi yapmışlar ki dibim düştü.
Hikaye
Oyunda “Ressam” adlı biri var ve her sene monolitin üzerine bir sayı yazıyor. Her yıl yazılan sayı yaşındaki insanlar yok oluyor. Thanos abi parmağını şıklatmış gibi bir anda çiçek yaprakları ve toza dönüşüyorlar. Her yıl Expediton ekibi, Ressam’ı alt etmek üzere göreve gönderiliyor. Bu görev imkansız bir görev olduğu için genellikle bir sene sonra ölecek kişiler seçiliyor. Ancak arada istisnalar da var.
Hikaye Fransa’nın Belle Epoque (Güzel Dönem anlamına geliyormuş) döneminde geçiyor. Biraz araştırdığım kadarıyla bu dönemde sanatsal açıdan çok büyük gelişmeler olmuş. Bu dönem 1. Dünya Savaşı ile son bulmuş. Oyun da resmen sanat kokuyor. Keşif ekibi olarak Ressam’ı alt etmek üzere birliğe katılıyor, yoldaşlarımızla birlikte “Kıta” adı verilen yere gidiyoruz. Bu laneti sona erdirmek için her sene yapılan bir şey. Ölüm, insanın iradesi, kader, umut ve direnç gibi pek çok temayı içinde barındırıyor.
Sanatta “Clair Obscur” Terimi
“Clair Obscur”un anlamı Fransızca “Işık ve Gölge” demekmiş. İlk başta buna anlam veremeseniz de hikayede ilerledikçe yaşanan olaylardan bunun ne anlama geldiğini gayet iyi kavramaya başlıyorsunuz. Önceden çok fazla çizimle uğraştığım ve arkadaşlarımla tablo yorumlamayı çok sevdiğim için ışıklandırmaların ve gölgelerin anlamı sanatta her zaman çok hoşuma gitmiştir. Oyunlarda bunlara dikkat edilmesi bana braingazm yaşatıyor. Bu terimin oyundaki yeri ise Yin Yang gibi. “Işık varsa gölge de vardır.” Birinin var olması için diğeri gereklidir. İyilik de kötülük de dengeli olmalıdır. Ressamın aydınlık ve karanlık olarak yarattığı yaratıklarla da yüzleşiyoruz.
Oyunun Felsefesi
Oyun “33 yaşında” yok olan insanları konu aldığı gibi daha pek çok unsuru da içinde barındırıyor. İnsan hayatının ne denli sınırlı olduğunu bize hatırlatıyor. Her insan zamanı geldiğinde ritüel eşliğinde silinip gidiyor. Hayatın kaçınılmaz bir yönü olan ölümü devamlı hatırlatıyor bize. Ve insanların bu gerçeği kabul etmek zorunda olduğunu, bunu inkar edemeyeceklerini ancak bir yandan kaderi değiştirmek istediklerini aktarıyor.
Bizden önceki tüm ekipler yok olsa bile Ekip 33 olarak yine yola çıkıyoruz. Bu da umudun, direnişin ve insan iradesinin gücünü anlatıyor. Kader değiştirilebilir mi, eylemlerimiz bizim seçimlerimizin sonucu mu yoksa Ressam’a boyun mu eğmeliyiz, sonucumuzu kader mi yaratır yoksa biz mi kaderimizin sonucunu belirleriz gibi sorgulamalar barındırıyor.
Oyundaki Ressam anladığım kadarıyla hem yıkıcı hem de yapıcı bir güç. Onun sanatı hem yaratma hem de silme işlemi gibi. Yaratmak için yok etmek mi gerekir, sanat sadece yaşamı mı şekillendirir yoksa yaratmaktan mı ibarettir? Bunların cevaplarını oyun bize vermeyecek bence. Kendi anlamlarımızı çıkaracağız gibime geliyor ve bu beni daha da heyecanlandırdı.
Oynanış
Oyun sıra tabanlı savaş sistemi barındırıyor. Ama bunu o kadar dinamik yapmışlar ki yani gerçekten var olan bir sistemi özgünleştirmişler. Karakterlerin birbiriyle yetenek paylaşması, özelleştirmeler, skill ağaçları çok tadında gözüküyor. Zamanlama da oldukça önemli. Saldırıları zamanında perrylerseniz oyun sizi mükafatlandırıyor. Başlangıçta mavi yaratıklar çok kolay gibi gelebilir ancak yeşil olanlara pek bulaşmamanızı öneririm.
Ben aslında bu oyunu “kesin iade ederim” diye almıştım ancak optimizasyonu iyi yapmışlar. Bu günlerde iyi optimizasyona sahip oyunlara şükreder olduk.
Sanat Tasarımı ve Müzikler
Sevdiğin bir oyunun evrenine gönderilme imkanım olsaydı galiba bu oyunu seçerdim. Mekanlar, harita tasarımı, etkileyici sanatı ve müzikleriyle gerçekten içinden çıkmak istemediğim harika bir fantastik oyun yapmışlar. Fransızlar, lütfen böyle sanat kokan daha fazla oyun yapın.
Sonuç
Sanatın her dalından barındıran, güçlü hikayesi ve güzel sinematikleriyle sizi içine çeken, dinamik dövüş mekanikleriyle heyecanlandıran bir oyun arıyorsanız bu oyunu havada kapsanız yeridir.