BioShock Remastered Review (Selysdorés XI)
İşte oyun dediğin minimum böyle olmalı. Oynarken birçok oyunda yaşadığım hisleri tekrar hissettim ki bazıları sevgili orijinal Bioshock'tan önce olmasına rağmen bazıları da sonraydı. Hem oyun dünyanın en güzel zamanlarının oyunlarının hem de eski ve kaliteli işlerin birleştiği nokta. Hikayesine güzel diyebiliriz ama benim için bu oyunu gerçekten öne çıkaran noktası arka plan hikayesi. En popüler olan evrenler kadar olmasa da ikinci sınıf evrenler olarak nitelendirebileceğim görece daha küçük bir toplumu ve hikayeyi anlatan öyküler arasında başı çekiyor olması kuvvetle muhtemel. Fiziksel etkileşimleri halihazırda güzel olan atmosferi çok ileri bir noktaya taşıyor. Yarı açık dünya tasarımı tam benim istediğim sevdiğim birçok oyundaki gibi ve bu keşfetme isteğimi çoğu zaman son noktada tuttu. Hikayeyle bağlantılı olmasa da girip çıkmadığım delik kalmadı. Silahlar gerçekten farklı. Silahların her birinin farklı bir mermi türü var ve oyun sizi düşman çeşitlerine farklı mermi türü kullandırttırıyor ve bu da muhteliflik konusunda hanesine artı puan kazandırıyor. Eksilere gelirsek bence hikayesini anlatmakta yetersiz-ki bu yüzden hikayesini değil arka plan hikayesine hayranım-çünkü hikayenin önemli parçalarından önemli bir kısmını kenarda köşede bulduğunuz ses kayıtları ile size veriyor. Köşe bucak gezseniz bile-ki çoğu oyuncu bunu yapmaz-ses kayıtlarının bazıları o sırada bir anda düşman gelmesi ile bölünüyorken-yani bu konuda bir ayara ihtiyacı var-bazıları da direkt gözden kaçabiliyor. Bu konuda cimri olmasa ve arkasında sakladığı o güzelim hikayeyi herkese sunsa daha iyi olurmuş. Şiddetle HL2, Dishonored(seri)ve Control sevenlere tavsiye edilir.