BioShock Review (kayınço)
Hikaye güzel ve ilgi çekici, pat diye anlatmak yerine ses kayıtlarını bularak ve bizimle iletişime geçenler ile yavaş yavaş parça parça çözüyoruz. Kısaca bahsedersek Okyanusun altına kurulmuş bir şehirdeyiz. ''Adem'' adı verilen ve deniz salyangozundan elde edilen kimyasal mucizevi bir madde insanlara değişik güçler kazandırmakta. Bu şehirde etrafa serpilmiş ses kayıtları sayesinde temelde iki kişinin güç çatışmasına ve Rapture şehrinde dönen ilginç olaylara şahit olup gizemi aralamak için yolumuza devam ediyoruz. Kendimizi de ister istemez bir mücadelede taraf olarak buluyoruz. Atmosfer de güzel, günümüzden 60 sene önce geçiyor ve steampunk havası var. Oynanışı da beğendim. Grafikler yılına göre iyi ve Kendine has grafikleri var. Karakterler de güzel, özellikle bizle sık sık iletişime geçen şehrin kurucusu Andrew Ryan idealleri olan, fikirlerini oyuncuya (gözükmeyip sadece sesli şekilde olsa da) iyi aktaran, benimseten bir karakter. Seslendirmeler de iyi. Little Sisters'lara olan hareketlerinize göre de oyunun üç sonu bulunmakta. Tatmin edici sonu isterseniz hiçbir kızı öldürmeyin kurtarın zaten böyle de size yetecek ademi toplayacaksınız. Eksi olarak bir şey demek gerekirse aklıma ilk gelen zorluk seviyesi oldu. Zor seviyede oynamama rağmen bana epey kolay geldi ve cephanem sürekli fuldü oyun kaynakları bol keseden veriyor gibi geldi. Her yeri arayıp taramamdan ve dikkatli kullanmamdan dolayı da olabilir ama yine de kaynak kontrolünde beni zorlamasını isterdim. Bir de şansıma oyun hiç çökmedi veya hatırlamayacak kadar 1-2 kere çökmüştür.
(Ses gelmeme sorunu varsa mikrofon jak girişine mikrofon veya kulaklık takın -evet kulağa saçma geliyor ama- düzeliyor.)