logo

izigame.me

It may take some time when the page for viewing is loaded for the first time...

izigame.me

cover-Amnesia: The Dark Descent

Thursday, September 5, 2024 12:44:08 AM

Amnesia: The Dark Descent Review (KeilGlade)

Oyuncunun düşmanların karşısında saklanmak veya kaçmaktan başka çaresinin olmadığı tarzdaki yürüme sim hayatta kalma korku oyunları zamanında Clock Tower gibi güzel örneklerle kendini göstermiştir. Fakat Frictional Games'in ilk korku oyunu serisi Penumbra ve sonrasında Amnesia, combat için kaynak yetersizliğinden dolayı combatsız denenerek bu türün birinci şahıs bakış açısında popülerleşmesini sağlamıştır.
Frictional Games ufak bir şirkettir. Çapı küçük ve yeterli kaynağa sahip değildir. Oyunların tasarlanma ve geliştirme süreçleri uzundur fakat çoğu korku oyunu severin el üstünde tuttuğu sayılı oyunlara ev sahipliği yapan değerli bir şirkettir.
Amnesia: The Dark Descent, Lovecraftian yani bilinmeyene olan korkuyu en iyi kuşanan oyunlardan biri olarak birçok kişi tarafından en korkutucu oyun kabul edilmiştir ve şirketin en başarılı oyunlarından biri olmuştur.
- Oyunlar genellikle anlaşılabilir olmak için tasarlanır. Eğer bir korku oyununun bölümü, yaratığı vs. anlaşılırsa ve nasıl davranılması gerektiği öğrenilirse oyun gitgide daha az korkutucu bir hal almaya başlar. Bu yüzden Amnesia'da tam tersi bir deneme yapılmış. Bilinmezliğe olan korku temel alınmıştır. Bilinmezliğin korkusu iyi kullanıldığında birçok korku içeriğindeki jumpscare gibi ucuz yöntemlerin aksine çok daha etkili olması ve çok daha geniş kitleyi korkutabilmesi kaçınılmazdır.
- Oyunun en temel ve imza mekaniklerinden biri akıl sağlığıdır. Akıl sağlığı karanlıkta bulundukça veya rahatsız edici sahnelere baktıkça düşen basit bir değişken gibi gözükebilir. Fakat oyuncuyu ne karanlıkta ne de aydınlıkta rahat hissettirerek aydınlık ve karanlık arasında bir denge sağlıyor. Bu dengeyi sağlamak adına oyuncunun ışık kaynaklarını kontrol edebileceği eşyalar oyun haritasına dağıtılmıştır. Bu sayede çevre keşfi daha anlamlı hale getiriliyor. Akıl sağlığı düşmesin diye rahatsız edici sahnelere bakmaya çekinmek de neyle karşı karşıya olduğunuzu anlamayı daha zor ve öğrenmek istemeyeceğiniz bir hale getiriyor.
- Korku oyunlarında atmosfer önemlidir ve bu oyun atmosfer sağlama konusunda sahne ve ses tasarımında en iyi iş çıkaran işlerden biridir. Yaşını bu sayede hiç belli etmiyor. Brennenburg kalesinde, karanlık ve aydınlık arasında dans ederken gaipten duyulan sesler ve bu seslerin kaynağının ne olduğunu tahmin etmeye çalışırken kafanızda kurmanız ortada hiçbir şey yokken bile kendi kendinizi korkutmanıza sebep olabiliyor.
Müzikler oyun genelinde fazla bulunmasa da kullanıldığı yerler çok kritik. Bir şeyi başardığınızda veya farklı rotalara dağıldığınız bir lobiye ulaştığınızda arkadan giren rahatlatıcı müzik artık güvende olduğunuzu hissettiriyor. Her gerilimli sekansın ardından bu müziği duymak oyuna devam etmeniz için gerekli olan rahatlamayı size sağlıyor. Çünkü oyuncunun sürekli olarak gerilmesi pes etmesine sebep olabilir.
- Şirketin penumbra serisinden beri kullandıkları oyun motorunu, bu oyunda da karşımıza çıkan engelleri aşmak için kullanıyoruz. Fakat bu oyun atmosferik korkuya odaklı olduğu için Penumbra serisi kadar ön planda değil.
Bulmacaların yanında eşyaların hepsine teker teker dokunabiliyor olmak ve açtığımız kapı ve dolabın nasıl açılacağının kaderinin bizim elimizde olması oyundaki gerilimin daha da artmasına sebep olabiliyor.
- Oyun temelinde oyuncunun kendi kendini korkutmasını istiyor. Oyunun Creative Director'u Thomas Grip ile yapılan bir röportajda; bu amaç doğrultusunda sık sık oyuncuyu yanlış yönlendirmeye ve kandırmaya çalıştıklarını açıklıyor. Üstü kapalı olan yazılar, ilk defa oynayacak birinin büyüyü kaçırmaması için okumasını önermediğim kısımlar olacak. Oyun genel olarak basittir ve aynı yaratığa birden fazla öleceğiniz şekilde tasarlanmamıştır. Yaratığa alışma ve korkutuculuğunu yitirme ihtimalinden dolayı yaratığa öldüğünüz yada başarılı şekilde kaçtığınız durumda yaratık despawn oluyor ve bir daha karşılaşmıyorsunuz. Hatta yaratık sadece siz ona bakıyorsanız hızlanmaya başlıyor ki siz hemen dönüp koşmaya devam edince başarılı şekilde kaçabilin. Bu durumda yaratıklara maruz kaldığınız sürenin az olduğunu düşünebilirsiniz ama bilerek yanlış yapılan ipuçları veya verilen sesler gibi yönlendirmeler, iyi ses tasarımı ve atmosferle birleştiğinde ortada hiçbir şey yokken bile yaratığın olduğu bir haritada gezindiğinizi ama şansınıza hiç denk gelmediğinizi sandırtabiliyor.
Kendim de bu tür altında çok fazla basılı ve video medya içeriği tüketmiş biri olarak Amnesia sersinin bu oyunu, en başarılı bulduğum Lovecraftian korku oyunlarından biridir. Üstünden kaç sene geçmiş olursa olsun hala daha rahatlıkla oynanabilen yaşını belli etmeyen bir oyundur. Korku oyunlarını seven ve anlayan biriyseniz, özellikle de H.P. Lovecraft kitaplarını seviyorsanız kesinlikle denemiş olmanız gerekir.