Alone in the Dark Review (Mr. Janissary)
Alone in the Dark 2024, 1992'de çıkış yaptıktan sonra ortalığı kasıp kavuran, grafikleriyle, tarzıyla büyük beğeni toplayan, hayatta kalma korku oyunlarının atası kabul edilen Alone in the Dark'ın yeniden yapımıdır.
Alone in the Dark ilk oyundan sonra (1992) kısa süre içerisinde bir marka haline gelmişti. (Günümüzde Resident Evil neyse kendi döneminde Alone in the Dark'da oydu.) Fakat geliştirici Infogrames neredeyse her sene yeni bir Alone in the Dark oyun çıkartması ve oyunların kendisini yenileyememesi, hayatta kalma, korku oyunlarında da alternatiflerinin çoğalması nedeniyle de seri yıllar içerisinde gözden düştü. Özellikle 2008 ve 2015'de çıkan garabet denilecek kadar kötü oyunlar ile de seri adeta ölüme bırakılmıştı.
Neyse ki Alone in the Dark'ın hakları THQ'ya satıldı. THQ'da seriyi yeniden canlandırmak için 1992 yılındaki serinin ilk oyununu, Resident Evil 2 Remake tarzında Nordic stüdyosuna yeniden yaptırdı. Resident Evil 2 Remake tarzında diyorum çünkü Alone in the Dark, gerçekten de her şeyiyle Resident Evil 2 Remake tadında. Modcular karakterleri değiştirip Leon ile Claire'i oyuna eklese inanın oyun eski dönemde geçmesine rağmen yeni bir Resident Evil oyunu gibi durur.
Oyunun Hikayesi
Emily Hartwood, amcası Jeremy Hartwood'dan aldığı bir mektup üzerine özel bir dedektif olan Edward Carnby ile akıl hastalarının özel kılığını olan Dercato Malikanesi'ne gelir. Emily, malikaneye geldiğinde amcasının kaybolduğunu öğrenir ve dedektif ile beraber amcasını aramaya başlar. Böylece Dercato Malikanesi'nin sırlarına da vakıf olurlar.
Oyunun İyi Yönleri
- Alone in the Dark'ı başarılı bir yapım kılan en önemli unsurlardan bir kaçı kesinlikle atmosferi ve hikayesidir. Temel olarak Cuthulu temasını kullanan oyun, başlar başlamaz sizi hikayesi ile içerisine çekiyor, atmosferiyle de adeta büyülüyor. Karakter çizimleri her ne kadar günümüze göre biraz eski de kalsa tasarlanan çevreler ve ışıklandırmalar sayesinde karakterlere de ayrı bir gerçekçi hava katıyor.
https://steamcommunity.com/sharedfiles/filedetails/?id=3224361216
https://steamcommunity.com/sharedfiles/filedetails/?id=3223671801
- Yapımcı ekip anlatılmak istenen hikayeyi ne eksik ne bir fazla, tam da olması gerektiği gibi anlatmış. Oyunu bitirdiğinizde "ee bu neydi?" gibi bir soru sormamakla birlikte "of çok uzadı" ya da "eee ne çabuk bitti" gibi cümlelerde sarf etmiyorsunuz.
- Oyunda düşman ve silah çeşitliliği az olsa da, oyunun süresi ile düşmanlarla çatışmaya girilen süre dikkate alındığında bu iki unsur pek göze çarpmamakta.
- Alone in the Dark içerisinde metroidvania özelliklerini barındırmakta. Yani oyun başından sonuna kadar tek bir bölgede (Malikane) geçmekte ve oyunun başından sonuna kadar malikanenin çeşitli bölgelerini araştırmaktasınız. Fakat buna rağmen yapımcı ekip birbirini tekrar etmeyen, çeşitli mekan tasarımlarını oyuna eklemiş ve bunu hikayeyle de güzel bir şekilde sentezlemiş.
- Belki de hiç bir beklenti de bulunmadığımdan olsa gerek oyunun vuruş hissiyatını da beğendiğimi söyleyebilirim. En azından mermi emen yaratıklara ateş etmediğinizi, ateş ettiğiniz her mermi de geri dönüş aldığınızı söyleyebilirim.
- Oyunun en önemli özelliklerinden bir tanesi de sahip olduğu bulmacaları... Oyun başlarken size "Modern veya klasik" olarak iki seçenek sunuyor. Modern seçeneğinde günümüz hayatta kalma korku oyunlarında da olduğu gibi oyun size yapmanız gerekenleri söylüyor. Fakat klasik seçeneğini seçerseniz yapmanız gerekenler 90'lardaki hayatta kalma korku oyunları gibi belirsizleşiyor. Bu tercihin oyunculara bırakılması yerinde bir karar olmuş.
- Son olarak oyunun müzikleri akılda kalıcı. Oyunculuklar ve seslendirmeler de gayet başarılı. Bunun en önemli nedeni de yapımcı firmanın tasarlamış olduğu iki ana karakterin de usta oyuncular tarafından canlandırılmış olması.
Kötü Yanları
- Oyundaki en büyük problem optimizasyondan kaynaklanmakta. Aslında oyunda dlss açmadan "Sinematik" ayarlarda 3070ti ile 100 ve üzeri fps almaktayım. Fakat odalardan odaya geçerken veya arka planda oyun sahne yüklerken korkunç takılmalar yaşanabiliyor.
- Bir diğer büyük problem ise (En azından Türk oyuncular için) Türkçe altyazı seçeneğinin olmaması. THQ, Alone in the Dark ile beraber bir çok serinin haklarını satın aldı. Bunu göz önünde tuttuğumuzda Türkiye pazarını da düşünse güzel olur diye düşünüyorum.
- Yukarı da oyunun Resident Evil 2 Remake gibi olduğunu söylemiştim. Alone in the Dark Remake'de, tıpkı Resident Evil 2 Remake'de olduğu gibi biri kadın biri erkek olmak üzere iki ana karakter var. RE2 Remake'i oynayanlar bilir. Güya Leon ile Claire'in ayrı hikayeleri mevcuttu. Oyunu baştan sona güya kendi hikayeleri diye iki karakterle de oynayabiliyorduk. Fakat Leon ve Claire'in hikayeleri ufak tefek değişiklikler hariç neredeyse tamamen aynıydı. İşte Alone in the Dark'da da bu durum birebir aynı. Başlangıçta Emily veya Edward'dan birisini seçmemiz gerekiyor. Hangisini seçersek seçelim yaşananların yüzde 80'i aynı. Karakterler bir bölüm hariç (o da karakterlerin geçmişi ile alakalı olayların anlatıldığı bölüm) birebir aynı. En azından malikanede yaşanan olayları iki farklı karakterin gözünden görmüş olsaydık harika olurdu. Sanırım bahsettiğim bu olayı en son Evil Within oyununda görmüştüm.
- Oyunda göze çarpan bir diğer kötü özellik ise yakın dövüş mekaniği. Gerçekten de yapılmasa daha iyi olurmuş diyebilirim. Yakın dövüş mekaniği "f tuşuna basarak elimize aldığımız sopa vs. eşyayı düşmana savurmaktan" ileri gitmiyor.
Oyun elbette 100 üzerinden 100'lük hatta 90'lık bir oyun değil. Fakat günümüzdeki hayatta kalma, korku oyunlarını göz önünde bulundurduğumuzda gerçekten beklentinin üstünde bir oyun olmuş diyebilirim. Eğer RE2 Remake ve benzeri oyunları çok seviyorsanız Alone in the Dark'ı düşünmeden alabilirsiniz.