izigame.me

Alienation, Nex Machina gibi küçük oyunlar yapan Housemarque'ın ilk büyük çaplı oyunu.
Aslında tam olarak ilk diyemeyiz. Öncesinde "Stormdivers" adlı Pubg benzeri bir oyun yapmaya çalıştılar.
Ama iptal olduğu için ilk büyük çaplı oyunları "Returnal" oldu.
Her ne kadar Stormdivers iptal edilse de kendisi bir çok mekaniğiyle Returnal'ın içinde yaşıyor.
Ve beni hep şaşırtır küçük oyun yapan firmaların birden büyük çaplı bir oyunla çıkagelmesi.
Bazı şeyler büyüyor. Ben olduğum gibi kalmıyorum, firmalar da olduğu gibi kalmıyor. Bir nokta da küçük oyun yapmayı bırakıyorlar. Her şey değişse de bu şaşkınlık hissi değişmeyecek sanırım.
İncelemeye dönersek oyunun hikayesinden bahsetmek isterdim ama bir iki cümlede anlatılacak kadar kısa olduğu için bahsetmek istemiyorum.
Başta hiçbir anlam veremediğin şeyler, ilerledikçe önüne koyulan ufak hikaye kırıntılarıyla daha da karışmaya başlıyor.
Maalesef son kısımdaki sinematiğe kadar hiçbir şey anlamıyorsun. Dedektif filmleri gibi. :D
Tabiki sona ulaşmak hiç kolay değil, ona emin olabilirsin. Defalarca kez baştan başlamak zorunda kalacaksın.
İyisi mi diğer detaylara geçeyim.
Oyun Konsepti
Returnal için bir rogue-like ve metroidvania diyebiliriz. Öldüğün zaman her şeyini kaybediyorsun bu cepte.
Bir de oynarken kalıcı olarak açtığın bazı ekipmanlar var. Kılıç, tırmanma kancası, kıyafet eklentileri gibi şeyler.
Bunlarla daha önce oyunda erişmediğin yerlere erişebiliyorsun.
Böylece daha fazla güçlenme imkanı elde ediyorsun, aynı zamanda hikayeyle ilgili yeni şeyler öğreniyorsun.
Oynanışı "bullet hell" şeklinde. Düşmanlar sana yağmur gibi mermi yağdırıyor, senin de matriz misali bunlardan kaçınarak oynaman gerekiyor.
İzometrik oyunlarda bullet hell daha kolaydır, arkanı önünü görebildiğin için. Returnal gibi üçüncü şahıs kamerasından oynanan oyunlarda bu biraz daha adamı zorlar. Özellikle etrafın düşman kaynıyorsa.
Bullet hell ile doğrudan alakalı bir "Adrenaline" mekaniği de var. Düşmanlarla savaştıkça adrenalin seviyesi artıyor.
Seviye arttıkça görüş artışı hasar artışı gibi birtakım avantajlar elde ediyorsun. Ama hasar yediğin an adrenalin sıfırlanıyor.
Böyle üzerine gelen mermi yağmurundan kaçınmayı oyun ödüllendirmiş oluyor.
Returnal da diğer rogue-like oyunlar gibi haritalar rastgele oluşturuluyor. Oluşturulma şeklini ben sevdim.
Basit değiller, düz değiller gayet yeterli. Bazen basit bölgeler çıkarken bazen de yukarıdan aşağıya her yönde hareket edebildiğin zorlayıcı geniş yerler de çıkabiliyor.
Oyunda yakın dövüş mekaniği kılıcın basitçe savrulması dışında yok. O yüzden bir shooter diyebiliriz.
Silahların cephanesi sınırsız ama şarjör değiştirmen gerekiyor. Doğru zamanda tuşa basarak şarjör değiştirme süresini kısaltma olayı da var. Zamanlamayı tutturamamak boss savaşlarında can yakabilir.
Oyunu istersen max 2 kişi co-op da oynayabiliyorsun. Ama o kısım biraz farklı. Alıştığımız co-op oyunlar gibi hoplaya zıplaya başkasının oyununa giremiyorsun. İki oyuncunun da arayışta olması lazım. Böylece sevenlerin kavuşması gibi bir olay gerçekleşiyor.
Maalesef hiçbir şekilde sohbet etme, yazı yazma seçeneği yok. Dolayısıyla rastgele biriyle girmektense belirli bir arkadaşla iletişim halinde oynaman daha iyi olacaktır.
İçerik
Returnal'da haritalar rastgele oluşturulsa da orman, kış, çöl, sul altı gibi farklı temaları sahip bölgeler var.
Değişen temalar haritaların oluşturulma şekline de doğrudan etki ediyor.
Bölgelerde düşman çeşitliliği iyi, boss sayısı da idare eder.
Bu anlamda 30 saatlik oyun sürem boyunca haritalarda ilerlerken sıkılmadım. Yeterli geldi bana.
Tabi oyun aynı zamanda shooter olduğu için silah çeşitliliğinin bol olmasını bekliyorsun. Ancak o tarafta çok fazla çeşitlilik yok.
5-10 çeşit silah var oyunda. Bir de her silah rastgele bir "alt-fire" denilen alternatif ateş moduyla geliyor.
Alt-fire dışında silahların doğrudan çalışmasını etkileyen özellikler var. Bu özellikler silahtan silaha değişmekle birlikte silahın hangi özelliklerle karşına çıkacağı da şans işi.
Dolayısıyla karşına aynı silah denk gelse bile alt-fire ve özellikleri farklı olabilir.
Bunları da hesaba kattığın zaman silah çeşitliliği az değil, yeterli seviyede diyebilirim.
Returnalda oyuna yeni mekanik ekleyen kabiliyetler ve kullandıkça yükselen silah özellikleri(weapon trait) dışında kalıcı karakter gelişimi yok.
Hikaye ilerlemesi hariç, elde ettiğin her şey itemler falan ölünce kaybolur.
Ether denilen, öldükten sonra seninle kalan şeyler var ama önemli olmadığından değinmiyorum.
Kozmetik olarak oyunda hiçbir şey yok desem yeridir. 2-3 karakter skini var sadece.
Onlar da zaten Steam hesabını Psn hesabına bağlayınca açılıyor.
Sözün Özü
Sonuç olarak ben aşırı bayılmadım Returnal'a ama gayet keyifli bir oyundu.
Bir arkadaşın yoksa co-op oynamak için alınmaz. Rogue-like olması da hoşuna gitmeyebilir.
Ölüp başa dönme olayı sabır istiyor. Üstüne bir de oyunun kendisi de zor. Yani herkese öneremem.
Ben özellikle rogue-like veya rogue-lite oynayanlara, o türü sevenlere tavsiye ediyorum.
İyi oyunlar...