Çocukluğumuzu süsleyen ve hepimizin hayal dünyasını süsleyen Pinokyo hikayesini souls like bir oyunda görmek biraz açıkçası beklemediğim bir şeydi. Bir çocuk hikayesinin böylesine karanlık ve aksiyon dolu bir oyun olmasını beklemezdim dolayısıyla bu kadar ilginç bir yaklaşım sunmanın yanında gayet beğendiğimi söylemek isterim o zaman hızlıca incelememize başlayalım
*HİKAYE*
Hikayemiz genelde sanayi devriminde geçiyor gibi gözükse de genel itibariyle tam olarak bir zaman olmamakla beraber steampunkvari bir evrenin içerisinde olduğunu söylemek isterim dolayısıyla ortada tam olarak bir yıl vs yok diyebilirim. Hikayemiz Krat dediğimiz şehirde kuklaların hizmetkar olarak kullanılmasıyla beraber kuklaların isyan etmesiyle beraber insanoğluna karşı ciddi bir kıyım gösterip artık hizmetkarlardan çok birer katil makinalarına dönüşmüş durumdadırlar. Ancak bu bilinmeyen "Puppet Frenzy" dediğimiz olayın ardı arkasında ilerlediğimiz bu karanlık ve aksiyon dolu maceramızda öğreneceğiz ancak sadece bizlere engel olacak sadece katil kuklalar değil aynı zamanda Krat şehrini dehşete boğan ve insanları zombi-vari yaratıklara dönüştüren bir hastalık durumu söz konusu... Hikaye boyunca bizlere sunacağı diyalog seçenekleri ile oyuna giden yolda farklılıklar göstermekle beraber sonu da değişmektedir o yüzden yapacağınız seçimlere dikkatli olmanızı tavsiye ederim ki bu günün sonunda size kalmış bir meseledir.
*OYNANIŞ*
Açıkçası bu kadar hoş bir dövüş mekaniklere sahip bir souls oyununu bir Elden Ring'te bir de Sekiro'da görmüştüm ki 3. olarak bu oyun eklenmiş oldu. Yaptığınız builde bağlı olarak tatmin edici komboların yanında parry dediğimiz mekanik ile beraber bu sistemi çok güzel bir şekilde değer katmaktadır. Oyun tipik bir Dark Souls veyahut Elden Ring gibi devamlı takla atarcasına saldırılardan kaçınmaktan ziyade sizin yüzleşmeniz açıkçası yararınıza olacaktır o yüzden tavsiyeler bölümüne gelmeden direkt ilk tavsiyemi de bu vesile ile vermiş oldum... Bu konuda çok fazla bir şey söylememekle beraber bir sonra ki konuya geçiyorum hemen...
*GRAFİKLER*
Oyunun genel anlamda görselliği güzel diyebilirim. Harika bir estetiğe sahip olmanın yanı sıra beni pek yaşadığım ortamı tabi tam olarak içine çok çekmese de hatrı sayılı bir noktada ambiyansı güzel oluşturduklarını düşünüyorum. Kan, yağ, patlamalar vs devamlı gördüğümüz bu tip ufak detaylar gayet güzel görünmektedirler.
*TAVSİYELER*
Şimdi son bölüme geldik evet çok kısa bir inceleme oldu açıkçası çünkü çok anlatmak gelmedi içimden ve özellikle sizlerin bu oyunu oynayıp kendi görmenizi istiyorum işte tavsiyelerim
1- Yer yer diyaloglarınızda seçtiğiniz seçeneklere bağlı olarak olayların seyri değişebilir o yüzden hangi sona ulaşmak istediğiniz tamamen size bağlı olarak araştırmanızı isterim yoksa istemeden de olsa hata yapmayın derim. Bazen yaptığınız seçimlerin geri dönüşleri olmayabiliyor
2- Silahlarınızın elbette dayanıklılığı olmakla beraber en güzel özellik silahlarınızı hiçbir şekilde bedel ödemeden tamir edebiliyor olmanız: Evet mekanik kolunuz vesilesi ile silahınızı istediğiniz zaman tamir edebiliyorsunuz arkadaşlar sadece arada bir çatışmalarda iken veyahut boss'a girmeden evvel silahınızın durumunu bakmanızı tavsiyemdir her ne kadar kolay bir şekilde tamir ediyor olsanızda dahi silahlarınız çok fazla hasar yemeye ve kırılmaya müsaittir.
3- Ne olursa olsun sakın dümdüz saldırmayın bu oyunda elemental saldırılarınıza lütfen kullanmayı ihmal etmeyin ve bol bol kullanmanızı tavsiye ederim. Gerek mekanik kolunuzun vesilesi ile gerekse silahınıza sürüpte elemental hasar verebilirsiniz.
4- Düşmanlarınızı iyi tanıyın her düşman farklı elemental hasar yemekle beraber karşılaşacağınız düşman tipine göre Stargazer'larda (Oyunun bonfire'ı) kolunuzu ve silahınıza süreceğiniz elemental taşlarınızı değiştirebilirsiniz. Unutmayın bu elemental taşlarınızı sadece bir kere kullanma hakkınız var o yüzden çok zorda kalmadıkça kullanmayın derim ve boss fightlarda kullanmanızı tavsiye ederim. Bunun yanında silahınıza element hasarı adına taşınızı kullanmak yerine mekanik kollarınızda element hasarı verebilmektedir. Bu da oyunda bulacağınız materyaller ile ve ilerleyişinize bağlı olarak yeni mekanik kollar açabilir ve geliştirip güçlendirebilirsiniz.
5- Parry mantığı sandığınızın aksine farklı olmamakla birlikte bir tık daha zor diyebilirim. Sekiro gibi olmamakla beraber tam saldırı size temas etmeden blok tuşuna basmanız dahilinde parrylemiş oluyorsunuz. Sekiro ile tek fark saldırının başında iken yapabiliyor olmanızdır...
6- Saldırıları bloklamanız sadece sizin canınızdan götürmekle beraber aldığınız hasarı düşürmektedir. Kaybettiğiniz bu canları rakibe vurarak geri kazanabilirsiniz. Belli başlı sayıda parrylemeniz ve yeteri kadar onlara vurmanızın sonucu olarak rakibinizin ağır saldırı sonucu rakibinizi sersemletme şansınız olabilmektedir ancak zamanlamanızın çok iyi olması lazım çünkü rakipleriniz özellikle bosslar çok seri ve ardı arkası kesilmeyen çok fazla saldırılar yapmaktadır. Ağır saldırılarınızı yaptıktan sonra hızlı bir şekilde element hasarı verip o şekilde vurmanızı da tavsiye ederim arkadaşlar
7- Eğer boss fightta çok zorlanıyorsanız arkadaşlar merak etmeyin girmeden evvel sağında veya solunda kaseler bulunmaktadır bu kaselere gerekli malzemeyi kullanırsanız size boss fightlarda yardımcı olacaklardır ve hayır bossların statlarında herhangi bir değişiklik olmuyor
Awpaxel