Just Cause 3 – 2025 İncelemesi
Just Cause 3, ilk çıktığında sunduğu özgürlük hissi, büyük çaplı yıkım ve aksiyon dolu oynanışıyla dikkat çekmişti. 2025 şartlarında baktığımızda ise oyun, dönemine göre bazı alanlarda hâlâ eğlenceli olsa da, artık yaşını iyice belli ediyor.
Grafikler:
Görsel olarak oyun “idare eder” seviyesinde. Patlamalar ve yıkım efektleri hala göz dolduruyor; bu kısım cidden iyi çalışılmış. Ama çevre modellemeleri, karakter tasarımları ve özellikle ara sahne detayları günümüz standartlarının oldukça gerisinde kalmış durumda. Oyunun genel grafikleri oynanabilirliği etkilemiyor fakat göze hitap ettiği de pek söylenemez.
Hikâye:
Hikaye neredeyse tamamen formalite. Oyunun isminden de anlaşılacağı gibi (Just Cause – sadece öylesine), burada derin, etkileyici bir senaryo aramaya gerek yok. Ana karakter Rico Rodriguez'in ülkesini kurtarmaya çalışması gibi bir çerçeve sunulsa da, aslında tüm yapı daha çok “neden patlattığımı ben de bilmiyorum ama güzel patladı” mantığına dayanıyor.
Ekipmanlar ve DLC İçeriği:
Oyunun en keyifli yönlerinden biri ekipman kullanımı. Özellikle DLC’lerle gelen Mech zırhı veya Yıldırım silahı gibi araçlar, oyuna farklı bir hava katıyor ve aksiyonun dozunu artırıyor. Ancak bu içeriklerin zorluk dengesi oldukça sorunlu. Oyunun ana görevleriyle kıyaslandığında, DLC görevleri gereksiz uzun ve yer yer can sıkıcı olacak kadar zor. Eğlenceli olması gereken bu içerikler, bazen sabır testine dönüşebiliyor.
Görev Tasarımı ve Tekrar Hissi:
Just Cause 3’ün en büyük sıkıntılarından biri görevlerin ve patlatılabilir hedeflerin sürekli kendini tekrar etmesi. Aynı tür üsleri tekrar tekrar ele geçirmek, benzer şekilde yapılan sabotaj görevleri oyuncuya bir noktadan sonra aynı şeyleri yapıyormuş hissi veriyor. Bu da doğal olarak motivasyonu düşürüyor. Oyunu sonuna kadar oynayanlar muhtemelen istisna; birçok kişi aynılaşan içerik yüzünden erken bırakıyor.
Performans ve Optimizasyon:
Optimizasyon tarafında hâlâ çözülmemiş sorunlar var. Oyun genel oynanış sırasında sistem kaynaklarını çok zorlamasa da, nedense ara sahnelerde sıcaklık değerleri ciddi şekilde yükseliyor. Örneğin, normal oynanışta 55-60°C’yi geçmeyen sistem, sinematik bir sahneye geçildiğinde 70°C’nin üstünü görebiliyor. Bu durum her ne kadar kritik bir sorun olmasa da, oyun motorunun verimsiz çalıştığını gösteriyor.
Sonuç:
Just Cause 3, bol aksiyon ve özgürce ortalığı dağıtmak isteyenler için hâlâ eğlenceli bir deneyim sunabiliyor. Ancak aynı anda birçok teknik eksiklik, görev tasarımı sorunları ve tekrar hissi de yanında geliyor. Bu yüzden oyunu tavsiye ederken bazı şartlar koymak gerekiyor:
-Hikaye arıyorsan, uzak dur.
-Yüksek kalite grafik bekliyorsan, tatmin olmayabilirsin.
-“Ben patlatayım, kafam dağılsın” diyorsan, işte o zaman oyun senlik.
Kesinlikle tam fiyatını hak eden bir yapım değil. Oynamayı düşünüyorsanız, sağlam bir indirim döneminde almak en mantıklısı olur.