izigame.me

Diğer oyunlar ile ilgili incelemelerim;
https://store.steampowered.com/curator/37884261



Kıssadan Hisse

Final fantasy evrenini ortaçağ temasıyla buluşturan, epik bir "film".

Hikaye & Oynanış

Final Fantasy serisini hep çok sevmişimdir. FF16da çıktığı günden beri listemde olan ancak oynayabildiğim serinin son oyunu.
Hikayeden başlamak gerekirse, oyun 4 krallık tarafından yönetilen bir evrende geçiyor. Bu krallıklar, büyü güçlerini veren ana kristallerin kontrolü için bir savaş halindedir. Bu savaşlarda en önemli güç, Eikon adı verilen 7 elemente ait güçleri yönetebilen Dominant denen kişilerdir. Bu kişiler genelde soylu aile mensupları ve summonları kullanma gücü olan kişiler. Karakterimiz Clive Rosfield'in ateş eikonu Phoenix olması beklenirken küçük kardeşi Joshua Dominant özelliği ile doğar. Clive kardeşinin yeminli koruyucusu olur ve Phoenix tarafından kutsanır bu sayede özelliklerinin bir kısmını kazanır. Joshua'nın Phoenix ritüeli yapılacağı sırada saldırı olur ve babamız öldürülür, bu şoku kaldıramayan Joshua kızgınlık ile Phoenix'e dönüşür. Ancak kimsenin haberinin olmadığı ikinci bir ateş eikonu olan İfrit ortaya çıkar ve Phoenix'i öldürür. Karakterimiz Clive hem babası, hem kardeşinin ölümüyle şoka uğrar, ve hayatınız Phoenix'i öldüren ifrit dominantını bulup öldürmeye adar.
Temelde hikayenin giriş kısmı burası ancak bildiğiniz gibi FF serisi hikaye odaklı bir seri, bu oyun aralarında en hikaye odaklılarından biri olmuş diyebilirim. Öncelikle ortaçağ teması ile işin içine krallıklar, entrikalar, politika dahil olmuş. Bununla birlikte hikaye oldukça güzel diyebilirim.
https://steamcommunity.com/sharedfiles/filedetails/?id=3487827663
Tek problem tempo problemi. Eğer ana hikayeden ilerlerseniz 30 dk ara sahne izleyip 5 dakika ufak tefek bişiler yapıp tekrar 30 dakika ara sahne izleyip bi 15 dk boss fight döngüsünde ilerliyor oyun. Clive'ın hikayesinin aktığı kısımlar güezl ama krallık kısımların da politika, entrika vs aksiyonu düşük sekanslar olduğu için yer yer kendinizi boğazlayasınız geliyor. Yalan yok bikaç kere uyukladım. Şöyle diyeyim, toplamda 30 saat süren ana hikayenin tahminimce 22-23 saati ara sahne izleyerek geçiyor. Ancak genel olarak değerlendirildiğinde hikaye başı ortası sonu olan, keyifli bir yolculuk anlatıyor.
Gelelim oynanış tarafına,
Ben hala sıra tabanlı oynanışı tercih etsem de FF 15 ile birlikte gelen aktif oynanış FF16da da bizleri karşılıyor. Bu kez tek karakteri yönetiyoruz, bir de komut verebildiğimiz kurdumuz Torgal var ama 2 komut içeriyor, bi detay beklemeyin. Bu kez karakterimiz Eikon özellikleriyle farklı yetenekler kullanabiliyor. Toplamda 3 farklı setten 6 yeteneği aktif olarak kullanabiliyorsunuz. bunları birbirne bağlayığ kombo vs yapmak keyifli. Burdaki problem bu yetenekler ilerledikçe açıldığı için oyunun belli bi kısmına kadar dövüş sistemi çok tekdüze ve saldırı tuşuna spamlama ile ilerliyor, yarısından sonra biraz daha keyifli hale geliyor.
https://steamcommunity.com/sharedfiles/filedetails/?id=3487827140
Oyunun en başarılı ve oyunu taşıyan kısımları Eikonlar ile olan boss savaşları. Görsel açıdan, kurgu açısından, müzikler açısından çok epik sahneler içeriyor ve yer yer ciddi gaza getirmeyi başarıyor. Ancak boss savaşlarındaki QTE sekanslarının belli tuşlarla olması, sadece ara sahne izleme olması geri kalanında savaştığınız kısımların daha basit kalması burda da bir eksi olarak karşımıza çıkıyor. Güzel ama o kadar da muazzam değil.
Yan içerik kısımları ve harita tasarımı ile oyunun bir diğer falsosu. Yan içerikleri hatta ana görevlerin birçoğu fetch questlerden oluşuyor. Nedir bu derseniz, görevi alıyorsunuz, görev bi düzgün hikaye içermek yerine git bana şurdan 2 tane marlbora al getir para üstü kalsın yeğenim tadında görevleri. 3-5 tane yaptıktan sonra gerisini yapma motivasyonunu bulamıyorsunuz. Ufak bir ipucu, yan görevleri salsanız bile + işaretli olanları yapın. Onlar size pot geliştirmesi, chocoboya binme vs gibi ek özellikler sağlayan görevleri temsil ediyor.
Harita tasarımı ile rezalet. FF15 de boş ancak açık bir dünya vardı, tekrar etse bile gezip bişiler kesmek ödüllendirici ve keyifliydi. Burda açık dünya yerine bölgelerden oluşan bir harita seçilmiş, gideceğiniz yeri seçip o bölgede dolaşıyorsunuz. Bölgeler koridor şeklinde tasarlanmış ve keşfetmek istediğinizde karşınıza çıkan koca bir hiç. Sağda solda başlarda gezeyim dedim 2 gil toplamaktan gına geldi. Bu nedenle harita keşif olayı da maalesef kötü.
https://steamcommunity.com/sharedfiles/filedetails/?id=3487826319
Ana görev harici, ayrıca yapabilceğiniz huntlar bu oyunda da mevcut. Bunlar kısmen daha keyifli, oyunun dövüş sisteminin keyifli hale gelmesiyle bunları yapmak keyifli hissettiriyor.
Ayrıca oyunda bulunan Active Lore adı verilen özelliği beğendiğimi söyleyebilirim. Ara sahnelerde herhangi bir anda oyunu durdurup, o sahnede bulunan karakterler, krallık gibi genel önemli detaylar hakkında bilgi alabiliyorsunuz. Böylece uzun soluklu hikayede kaybolduğunuzda kim kimdi, ne oluyordu kısaca özet ile toplamanıza imkan sağlıyor.

Görsellik & Oyun Süresi

Görsel açıdan oldukça güzel bir iş var karşımızda. Genel yeteneklerin görselliği, Eikonlar, oyunun karanlık atmosferi görsel açıdan oldukça doyurucu diyebilirim.
Müzikler ise çok çok iyi. Boss savaşlarında, genel ortamlarda çok iyi müzikler eşlik ediyor. Eğer bu oyundan önce Expedition 33 oynamamış olsaydı müzikler daha muazzam gelebilirdi ancak Exp33 çıtayı evereste koyduğu için bunun müziklerine güzel diyebiliyorum.
Ana hikayeden ilerlediğinizde 25-30 saat yan görevler, huntlar vs derseniz DLC ler ile birlikte 65-70 saat içerik bulabilirsiniz.
Ekran görüntüleri için burdan.

Artılar


Gayet iyi hikaye
Güzel ara sahne kalitesi
Epik boss savaşları
Bi noktadan sonra keyifli hale gelen dövüş sistemi
Clive yürüyen testesteron
Güzel müzikler
Active Lore özelliği



Eksiler


Tempo problemleri
Ara sahne izlemeyi sevmeyenler uzak dursun
Oyunun ortalarına kadar açılmayan dövüş sistemi
Bomboş yan içerikler
Anlamsız keşif hissi
Koridor harita tasarımı


PUAN: 75 / 100


Kapanış

Daha büyük umutlar ile başladığım, yer yer aşırı sıkan yer yer çok gaza getiren, ortalama bir Final Fantasy oyunu. Serinin aşığıysanız indirimlerde mutlaka şans verin.
İyi oyunlar!

Bu oyun çok daha iyi olabilirmiş fakat yapılan yönetmenlik hataları oyunun puanını 7.5'lara düşürmüş diye başlamak isterim. 20 yıldır oyun oynuyorum bu kadar epik boss fightlar olan bir oyun görmedim. Bir bölüm Uzayda savaşırken bir bölüm yerin altında kapışıyoruz ve bu savaşlar ultra kaçık seviyede görüntülere sahne oluyor. Siz bu sahneleri izlerken sadece tek tuşa basarak geçmiyorsunuz o savaşın içerisinde gayet kendiniz oynuyorsunuz. Yani sadece bir sinematik izleme söz konusu değil. Oyunun beni en çok kendine hayran bırakan kısmı bu oldu. Muazzam ötesi görsellik ve keyifte boss savaşları.
Oyunun diğer çok iyi olan yeri gameplay'i. Savaş dinamiği harika. Devil May Cry severler zaten oyuna hemen ısınacaktır. Benzer yanları çok ama buradaki epik haraketler ve vuruşlar çok daha fazla. Karakterinizi skiller ile güçlendirdikçe iyice keyifli hale geliyor.
Hikaye çok iyi. Spoiler vermemek için anlatmayacağım tabi fakat Ultima'nın niyeti, Clive ve Joshua'nın kardeşliği ve Jill'in Clive'a olan aşkı çok dokunaklıydı. Oyunun sonunda kadar acaba ne olacak, aa böyle mişymiş diyorsunuz. Bu merak unsuru çok iyi yerleştirilmiş ben çok sevdim.
Oyunun en büyük hatası ise manasız görev ve ara sahneler. Ben ara sahne izlemeyi çok severim. Uzun hikaye anlatımı veya karakter tanıtımlarında hiç sorun yok. Fakat karakterin ufacık bir boşluktan atlamasını bize göstermelerinin tek anlamı oyunu uzatmak istemeleri. Ve bu sadece tek bir yerde değil oyun boyu neredeyse gereksiz sahneler var. Oyunu uzatmak için yapılmış ultra dandik görevlerde can sıkıyor. Git muhtarla konuş, git çöl kasabasındaki insanların arasını yap tarzı dandik görevler beni baymıştı. Ama çok yoğun olmadığı için bu görevler sizi oyundan soğutup bıktırmıyor. Sadece o kısımlarda sıkılabilirsiniz. Ben yan görevleri çok yapmadım o konuda yorum yapmayayım ama çok iyi yan görevlere denk gelebiliyorsunuz. Bazıları size özellikler kazandırıyor kaçırmayın.
Genel anlamda eğer söylediğim eksiler olmasaymış ve daha iyi yaşayan bir açık dünya olsaymış 9/10 bir oyun olabilirdi. Bu hali ile keyif alarak yine bitirilir.

Girişinden itibaren bir Final Fantasy oyunundan ziyade Hack n slash unsurları bulunan bir Dark Fantasy oyunu gibi hissettirdi, sunumda o renkli dünyadan çıkıp bu yöne gitmeleri epey hoşuma gitti.
Yarattıkları muazzam manzaralı dünyada gezebileceğimi ve keşif yapabileceğimi de düşünmüştüm ki oyunun hikaye işleme mantığının FF 13 gibi olduğunu gördüm(13'deki gibi koridor hissi vermiyor), ayrıca istediğiniz zaman geçtiğiniz bir yere haritadan geri dönebiliyorsunuz o yüzden bir şey kaçıracak mıyım diye düşünmeden ilerleyebilirsiniz.
Dövüş mekanikleri 15in aksine birazcık daha combo yapma üzerine kurulmuş bu sayede combata girmek külfetten ziyade gayet keyifli bir şey haline gelmiş, fakat oyunda hoşuma gitmeyen tek bir şey var, o da animasyonların polished görünmemesi, karakter bazen moonwalk atıyor aga.
Final Fantasy'nin ana seri oyunları çıktığı yıllarda gerçekten ses getiren ve teknoloji prototipi olan oyunlar iken bu oyun biraz daha aceleye gelmiş ve eksik kalmış gibi geldi ( aynısını 15'in hikaye sunumunda da var). Ama yine de bu eksiklik çok can sıkıcı düzeyde değil, aldığınız keyfi baltalamıyor.
Müzik konusuna gelince, oyunun müzikleri gerçekten sahnelerin epikliğini güzelce taşıyor, oynadığım en iyi müziklere sahip FF'lerden birisi.
Son olarak da optimizasyon, oyun bu konuda gerçekten çok alçak gönüllü, yüksek ayarlarda da en düşük ayarlarda da neredeyse aynı FPS'i alıyorsunuz, fakat Komünizmin bir kez daha çalışmadığı bu oyunda da gayet belli oluyor, her Square Enix portu gibi bu da ileride fixlenecektir.
Clive'ın çizme sesine odaklanmazsanız gerçekten başarılı bir oyun.