izigame.me

Hikayeyi anlamadınız mı?

⚠️DİKKAT SPOILER!!!!⚠️

---
---
---

BioShock Infinite oyunu tamamen Booker DeWitt adında bir Amerikan Askeri'nin hikayesini konu alır. Bu adam askerlik yaptığı 1890 yılında Wounded Knee Muharebesi 'ne katılmıştır. Bu savaş Wounded Knee Katliamı olarak da bilinir ve ABD süvari birlikleri, silahsız Lakota Sioux yerlilerine karşı büyük bir katliam gerçekleştirmiştir. Booker DeWitt bu savaştan sonra ağır bir vicdan azabı çekmektedir. Bu olayda birçok silahsız yerliyi öldürdüğü için büyük bir suçluluk duymaktadır. Bu savaştan sonra Booker ağır depresyona girer ve "belki unutturur" deyip alkol ile kumara yönelir. Kumar'dan kaybettikleri ve tefeciler ile alıp veremediği derken borç batağında bulur kendisini.
Booker bu olaydan da sonra iyice kafayı yeme durumuna gelmiştir. Bu olayları unutması için aklına bir fikir gelir: Vaftiz törenine gitmek
Vaftiz töreni kısaca Hristiyanlıkta günahlardan arınmak için yapılan bir dini törendir. Genellikle bir rahip veya papaz kişiyi suyla yıkar ya da tamamen suyun içine daldırıp çıkarır. Kişiyi yeni bir sayfa açmaya teşvik eder.
Şimdi bu Vaftiz töreni sahnesi çok önemli. Zaten oyunun sonunda da gördünüz. Bir papaz, Booker'ın günahlarını temizliyor ve Booker'a yeni bir kimlik, yeni bir hayat bahşediyor. Bu kısımda Booker'ın iki ayrı seçeneği var: Vaftiz'i kabul edecek mi yoksa etmeyecek mi? İşte alternatif evrenler dediğimiz şey burada şekilleniyor. Şimdi büyük ihtimal şunu diyeceksiniz: "Ne alternatif evreni lan ne diyo bu amk?" Şimdi size bu sorunun cevabını vereceğim;
Eğer vaftizi reddederse yani kabul etmezse normal hayatına devam eder. Kumara devam eder, borçlar biriktiçe birikir. Ayrıca bu zaman aralığında Booker'ın bir kız çocuğu olur ve adını Anna koyar ancak eşi maalesef ki doğum sırasında ölür. Bitmeyen travmatik kabuslar ve ağır depresyonlar derken bir de bu zavallı kızcağıza bakmak zorunda kalır ve gittikçe de borç batağına batmaya devam eder. Bir gün Booker ofisinde uyurken kapıyı birisi çalar. Gelen kişi "Robert Letuce" adındaki bir bilim adamıdır. Booker'ın borç batağında ve zor durumda olduğunu bilmektedir ve kendisine bir anlaşma teklif eder: "Kızı getir, borçların silinsin." Burada bahsedilen kız Anna'dır yani diyor ki "Sen bize kızını sat biz de senin borçlarını silelim." Sonra bu amk oğlu Booker ise bu teklifi kabul ediyor ve kendi öz kızını tanımadığı birine veriyor. Aslında para karşlığı sattığını düşünüyor fakat bu böyle değil. Kızı Robert'a verdiğinde "Father Comstock günahlarını affedecek." diyor ve kızı alıp gidiyor. (Aslında kızı kaçırıyorlar. Karşılığında para mara yok.) Tabii Booker hiç bir şey anlamıyor "Comstock kim aq" diyor. Sonra Booker son anda vazgeçiyor ve ofisinden çıkarak dışarı kapıya doğru koşuyor. Dışarıda sakallı bir adam ve Robert'ı görüyor ve sakallı adamın elinde de Anna vardır. Diğer alternatif bir evrene yırtık açmışlardır ve kaçış sırasında acele ediyorlardır ancak tam o sırada Booker gelip "KIZIMI GERİ VERİN LAAAN" deyip bebeği çekiştirmeye başlar. Tam yırtık kapanırken çocuk Booker'ın elinden kayar ve kızın serçe parmağı yırtığın dışarısında kalır ve yırtık kapandığında kızın serçe parmağı kopar. Sürekli "Anna.. I'm sorry.. Anna..." diye sayıklaya sayıklaya bu şekilde 20 yıl hayatına devam eder. Sonrasında ise Letuce kardeşler, Booker'ın ofisine bir yırtık açar. Booker'ı bir denizin kıyısında bekliyordurlar ve Booker bu yırtıktan geçince çeşitli komplikasyonlar yaşar. "Kızı getir, borçların silinsin." yankıları beyninde dönmeye başlar. Aslında burda Booker’ın beynindeki travmatik boşluk ve bellek karışıklığının bir yansıması meydana gelir. Zamanla geçmişindeki suçluluk ve acı hatıralarını toparlayamaz ve kendi zihninde yeniden düzenleyip “yeniden doğma” arzusuna dönüştürür herşeyi. Travma sonucu hatıralarını yeniden kurguluyor yani. Booker kendine geldiğinde bir sandalın içerisinde bulur kendisini ve gittiği yerde "kızı getirdiğinde borçlarının silineceğini" sanıyor ve bu yüzden gittiği yeri hiç sorgulamıyor. Letuce kardeşlerden biri kendisine küçük bir sandık veriyor ve içindeki notta "Elizabeth'i bul ve onu bize getir" yazılı notu okuyor ve içindeki silahı alıyor. Bu şekilde Bioshock Infinite oyunu başlamış oluyor.
Eğer vaftizi kabul ederse kendisine yeni bir ad verir: Zachary Hale Comstock ve papaz kendisini suya daldırıp çıkarıyor. Artık bu andan sonra Booker DeWitt diye biri var olmuyor. Bundan sonra Comstock adıyla devam ediyor hayatına. İlerleyen zamanlarda Rosalind Lutece diye biri ile karşılaşıyor. Rosalind Lutece, kuantum mekaniği ve paralel evrenler üzerine araştırmalar yapan biridir. Özellikle kuantum dalgalanması sayesinde cisimleri havada uçurma fikri üzerinde çalışmıştır. Rosalind Lutece, Comstock’a Columbia şehrini gökyüzünde tutacak teknolojiyi sunuyor. Artı olarak yırtıklar ardında geleceği görebilme gücünü de keşfediyorlar ve bu keşif sonrasında Columbia'yı kuruyorlar ve yırtıklar sayesinde geleceği görebildiği için Comstock kendisini bir nevi Peygamber ilan ediyor. Comstock’un ideolojisinde eski Amerika'nın yozlaşmış yapısını silip yeni "kutsal, aşırı dinci" bir düzen kurma arzusu vardır. Fakat bu yırtık deneyleri sırasında Comstock'un yaşlanması çok hızlanıyor(saçına, sakalına ak düşüyor felan) ve kısır kalıyor. Lady Comstock'tan çocuğu olamıyor. Bunun üzerine alternatif evrene yırtık açıp Booker'ın Anna adında bir kızı olduğunu görüyorlar ve bebek Anna'yı kaçırmayı düşünüyorlar. Anna'nın serçe parmağı kopuyor yine aynı olaylar burda da gerçekleşiyor. (Gördünüz mü? Vaftizi reddetme sonrası olaylarına bağlanmış oldu böylelikle. İşte alternatif evrenler dediğimiz şey bu.) Serçe parmağının kopması Anna'ya evrenler arası yırtıklar açabilme gücü veriyor çünkü her iki evrende de parçası mevcut. Anna'nın bu yeteneğini keşfeden Comstock kendisinden korkar ve ilerde kendisini devirebileceğini düşünüp onu büyük bir heykelin içerisine hapseder. Kızın adını değiştirip Elizabeth yapar. Artı olarak Jeremian Fink ile anlaşarak SongBird adında yarı insan, yarı makine bir dev kuş yaparlar ve kuşu Elizabeth'e bağlarlar. Kuşun amacı kızı heykelde tutmaktır. Bundan sonrası işte bizim oyunu oynarken yaşadıklarımızdan ibaret.
---
Anladınız mı şimdi? Booker DeWitt oyun boyunca Comstock'u avlamaya çalıştı ama aslında o kendisinin alternatif bir evrendeki başka versiyonuydu.
Booker'ın vaftiz töreninin reddetme sonrası yaşadıkları Letuce kardeşlerin bir planıdır ve tüm evrenlerdeki Comstock'ları durdurma peşindelerdir. Tam olarak doğru mi bilmem ancak internette bulduğuma göre bu şekilde toplamda 123 kez deneme yapmışlardır fakat 122 keresinde Comstock galip gelmiştir ve Booker başarısız olmuştur. Bizim oynadığım oyun ise tam 123. denemedir ve hatta deniz fenerinin kapısını üstünde "Bu senin son şansın!" yazmasının nedeni budur. Bizim oynadığımız oyunda nihayet Comstock başarısız olur ve Elizabeth tam gücüne ulaşır ve tüm evrenlerdeki olayları ve geleceği görür. Elizabeth, Comstock'un bir daha var olmaması gerektiğini görür ve bunun için Booker ile birlikte Comstock'un doğduğu ilk an'a giderler: Vaftiz törenine :)
---
Oyun boyunca farklı yerlerde sürekli "Constants and Variables"(Sabitler ve Değişkenler) ifadesini duyuyoruz. Bunun anlamı evrenler arasında bazı olayların sabit, bazı olayların değişiklik gösterebileceğine işaret ediyor. Mesela her evrende Booker DeWitt bir askerdir ve Wounded Knee Muharebesinde savaşmıştır ve sonucunda pişman olmuştur. Bu sabittir ve her evrende bu böyledir. Ancak mesela Vaftizi kabul edip etmemesi değişkendir. Mesela Letuce kardeşler aslında kardeş değillerdir ikiside aynı kişidir. Alternatif evrenlerde cinsiyeti değişik tamamen aynı kişiler. Yani cinsiyet kavramı onlar için değişkendir

Hele şükür sonunda saran bir Bioshock ilk iki oyunu oynamış baya sıkılmıştım bu yılda hiç gitmiyo çok eskiler ama infiniteden ümitliyim demiştim öylede oldu 9saat tek oturuşta hiç bezmeden bitirdim bak buda eskiydi 11 senelik ama yani bak hiç bezdimmi kaliteli iş kendini belli ediyor bakmayın milletin ilk iki oyunu övdüğüne ben sizin için nasıl ilk iki oyundanda iyi olduğunu bu incelemede güzel karşılaştırmalar yaparak açıkladım tabi kendi düşüncem yine ilk oyunları bundan üste tutup başyapıttırlar diyen arkadaşlar olabilir oda onların düşüncesi ama benden demesi asıl baş yapıt bu o ikiside eh işte ortalama benim için neyse abi şimdi hikaye kombat mekanikler dünyası herşeye kısa kısa değincem fazla bişey demeye gerek yok zaten çünkü öz oyun
Hikayesi: ilk iki oyunun öncesini ele alıyor ve bence ikisine göre daha ilgi çekici orda mesela denizlerin altındaki şehirde 2 zenginin mücadelesi arasındaki savaşı ve birtane kadının bu ikisininde yanlış oldunu düşünüp kendi idealini çizip big sisterlarda tüm gücü toplamaya çalışmasını izlerken hem kendimizi hemde bu işin kurbağanı kızları bu atlantis çakması şehirden kurtarmaya çalışıyoduk çok basit gelmişti bana bununda aslında pek bir olayı yok ama hiç yoktan sunumu sayesinde insan hikayeye daha çok kendini kaptırabiliyo nasıldı derseniz eski bir askeriz borcumuz var bir teklif geliyor birtane kızı kurtarmamız karşılığında borcu sileceklermiş bizde kabul ediyoz ama bir anda kendimizi gökyüzünde kurulmuş bir medeniyette buluyoruz burdada işte oyun boyunca kızı almak için kendini peygamber ilan etmiş bir adam ve onun teşkilatıyla cebelleşiyoz sondada çok ters köşe yapan bir olayla karşılaşacaksınız haberinize spo olmasın diye demeyeyim ama oyunun olayı bu işte ilk iki oyunada sonda çok güzel tak diye bağlanacak zaten oynamışsanız göreceksiniz.
Combat: abi ilk iki oyuna göre aynı şeyleri yine koymuşlar diye bilirsiniz ama oyun zaten okadar kısaki her bölüm zaten bir vigoru ve belli bir silahla oynayıp her bölüm başka bir silaha geçerek ilerlerseniz anca hepsini zaten deneyimler ve çok güzel tatmin olursunuz yani düşmanlara kesinlikle çeşitli şeyler uygulamanıza izin veriyo hem Elizabethe verebilceğiniz komutlar ilede genişletilmiş hem melee weaponumuzunda kendine has bir iki özelliği olmaaıda birazdaha artı vermiş sıkılmassınız rahat olun
Dünya: vallaha ilk iki oyun denizlerin altında bunalıma girmiştim çünkü çok kasvetli ve boğucuydu düşman tipleri falanda iyice adamı sen cehenneme düştün burda tıkanacan gibi hava veriyodu ben ondan zaten çok sıkılmıştım vallaha bu oyunda gökyüzünü bir görünce oh be güneş varmış hava varmış dedim hem ortam çok güzel yapılmış sanki böyle harikalar diyardasınız etrafa gidiyom bakıyom npcker bişeler yapıyo bir canlılık var yani ondan çok sevdim dünyasını ilk iki oyunda doğru dürüat bir insan bile göremediğimizden ondanda çok bezmiştim bu gayet iyi seveceksiniz
Diğer söylenmesi gerekenler: Abi oyunun keşfedilebilirliği çok zorlamıyo yani rahatça herşeyi toplayabilirsiniz bence böyle daha iyi sonuçta elden ringmi oynuyoz zorlasan 5 saatte bitebilcek bir oyundan öyle beklentiye girmekte mallık olur zaten ilk iki oyun daha kapsamlıydı diyebilirsiniz bu konuda ama öyle bile olsa ikisindede kötü sunum yüzünden hiç keşfetme hissi bile olmamışken bu oyunda nedense oraya burayada bakayım dediğim çok oldu çünkü eğlendim onlarda direk bitirmenin derdindeydim okadar diyim düşmanlara gelirsek zor değil ilk iki oyun gereksiz zorluyodu aynı düşman tipleri ile uğraş uğraş öl öl adamı hepten bezdiriyodu bunda öyle bişey yok toplam tüm oyun 5 kez öldüm hiç yoktan rahat ilerlememr izin verdi hem ilk iki oyuna görede düşman farklılığı daha fazla sıkmıyo yani grafikleride 2013e göre iyi bence
Sonuç ve Elizabeth: Bakın diğer iki Bioshock her nekadar övülsede bence bu ikisindende çok ve çok daha iyi tabi herkezin zevki farklı ama ben hepsini oynadım ve en çok bunda eğlendim hele nedeni olarak bu incelemede hep örneklerde verdim umarım faydalı olmuştur gelelim aslı mevzu Elizabeth sen neymişsin böyleya ilk olarak Re4teki Ashleyden 10kat daha iyi bir kadın savaşta bukadarmı iş görür ashley anca sıkıntı çıkarıyodu şimdi işin AI kısmını geçip bu güzel hanım efendinin beni oyun boyu naaıl etkilediğini nasıl zivaneden çıkardığını anlatacağım diyecektim ama anlatılmaz yaşanır zaten ilk iki oyuna göre 2adım önde başlamasının nedenide bu benim için öyle bir sunum varki bu kadına aşık olcaksınız kalbinizden vuracak yani bu kadar laf goy goyu yapacağıma bu incelemeyi direk Elizabethder geçerim yapmayı bile düşündüm buda sonuçtu bir seriyi daha kapattık güzeldi ama en iyisi infiniteydi diyim.
Hele sayısal puanlıyayım hepsini burda şimdi gelip ulan metacritic puanları falan demeyin bana taaa 2007de verilmiş o yılda bende puanlasam elbet bende yüksek verirdim ama yılımıza göre oynanılabilirlik açısından bence hak ettikleri puanlar bunlar
BioShock = 7.2 / 10
BioShock 2 = 6.8 /10
BioShock İnfinite = 9 / 10

Bioshock Infinite serisini 1999 modunda oynadım (dlc dahil) .Bioshockun 3 serisinide en zor modda oynamalısınız bence çünkü ancak öyle zevkli geçer.Sırf hikayesi ve ortamı için 10/10 bi oyun demek istedim ama olmadı. Yorumun en sonunda 3 oyunuyla kıyaslama yapacağım .
Artı yönleri :
+ Zoru dibine kadar yaşattıran oyun. Bunun sebebi 1999 modu. Oyuu final savaşı baya zor geçti atattık dlc ler böyle olmaz dedim. Clash in the clouds'un son handyman bossu aynı düzeyde zorladı.Yetmedi Burnial at the sa episode 1 'in sonundaki big daddy bossu öncki 2 sine diz çoktürdü resmen. Tamam bu adam biz nerde olursak olalım yanımıza çekip hasar versin de oynadığımız alanın yarısı kadar elekro şoku da verip yavaşlatabiliyor bide hasarı da yüksek 3 hamlede gidiyorsun ztn :D . Onun dışında genel olarak zor zaten . Bence böyle daha iyi.

+Hikayesi çok güzel olan bi oyun.
+Level dizaynı çok güzel çünkü havada hızla kayabiliyoruz ve çeşitli plazmidler ve silahlar görüyoruz. Ayrıca düşman çeşitliliğide çok fazla.
+ Yeterli oynama süresi var ayrıca ztn 3 seriside var o yüzden baya yeterli . (15-18 saat, Clash in the clouds 3.5-5 saat,Burinal at the sea episode 1 1.5-2 Saat, Episode 2 4-5 saat )
+ Herkesin dediği gibi bu bir oyun değil bir sanat eseri. En iyi yanı olan grafik ve ortamlar bu oyun nası 2013 oyunu dedirtiyor. (Bide daha önceden ertelenmiş.)

+ Harita ve yönünü bulmak için gösterdikleri ok o kadar açık alan olan oyuna rağmen yeterli.

+ Elizabeth bioshock evreninin kahramanı ve en iyi karekteridir. Biz bookerken tear(yırtık) açabiliyor (bu oyunda önemli özelliğe sahip trailerda görebilirsiniz.), cephane sağlık vigor atabiliyor ve kapıları açabiliyor.Yetmiyor oyun içerisindede sıradan nplcer gibi boş boş bakmıyor. Aksine neredeye her bir mekana girdiğimize tepki veriyor yerine göre dans edebiliyor yerine görede gitar çalarken eşlik ediyor şarkı bile söylüyor.Yani kısaca GOAT. Onun haricinde diğer npclerde çok güzel tasarlanmış.
+Teknik olarak sadece mini boss var ancak 1999 modunda boss ihtiyacınız olmuyor. O büyük kuşun boss olmaması o yüzden çok da umrumda değildi.
+Oyun müziği güzel.
Eksi yönleri :
-Diyaloglar güzel ancak şu ses kayıtları iyi değil.Birkaçı hariç çok da ilgimi çekmedi ve sesli altyazısı yok. İlla oyunu durdurup okumak zorundasınız.
-Önceki oyunlardan hackleme sisteminden tut bazı silahları kaldırmasına kadar birçok şeyi bize sunmuyor oyun. Raptureda olmadığımız için kızı koruma görevi oluşturamazsınız (gerçi finalde buna benzer görev vardı zaten) , 2 Silah seçme hakkı tanırsınız, en az 8 farkı vigor varken sadece 3 tane vigor özelliğini kullanabilen düşmanlar koyarsınız bunlar sıkıntı değildi bence ama oyunun yapıtaşlarından biri olduğunu düşündüğüm hackleme niye yok? Elizabeth yapıyorsa elizabethin gözünden hackleme yapasaydık başarısız oduğumuzda bir yığın asker üstümüze atlasaydı bari.Onuda geçtim oyunda gizlilik seçimi sağlamışsın. Bazı kısımlarda direkt saldırmak zorundayken neden bazı kısımlarda gizlilik yapmak zorunda kaldığımız yerler yok? Yapamadıkları için ortama uymaz için dicemde o zaman neden bütün bu dediklerim sadece dlcde var? En azından birkaç saatlik dlcye koymuşsunuz.
-Düşman çeşitliliği var ancak tekrarlanan bir görev dizlimi var.
- Bioshock 1 deki save sistemini sonraki 2 oyunda nası mahvedebiliyorsunuz.Büyük bir başarı tebrikler 2k.Bioshock 2 remasteredda (yorumlara göre orjinalinde yok) oyun çöktüğü için ikide bir save yapmak zorundaydık. Bu oyunda da otomatik save var manuel yok.Yani oyun kaydediliyor diyene kadar oynamak zorundasınız. Oyuna başladığınızda yaklaşık 50 şer dakika arayla kaydediyor.
Oyunda bulunan değişikler olup bana göre farketmeyen diğer özellikler:
o Değiştirilmiş vigor çeşitlliği (1 2 farklı vigor kullanıp bitirebilirsiniz.)
Şu oyunculara hitap ediyor :
- Doom , Halflife tarzı çevrimdışı fps oyunları sevenler
- Hem film gibi oyun olsun hem de oynanışıda düzgün olsun diyenler.
- Trailerdaki ortamı beğenenler.
Son Yorumlar:
3 lemenin en iyi oyunu olan infinite ve hikayesiyle neden bunun filimi yok dedirten bu oyun serisinin collection paketi ya 19 tl ye iner yada 150 ve üstüne çıkar. Diğer satış yerlerinde de. O yüzden 19 tl harici oyunu almanızı tavsiye etmiyorum. Normalde 8/10 dicektim ancak dlc baya güzel olmuş.
8.5/10

Karşılaştırma (Remastered versiyonu)
Grafik : Infinite>2.Serisi=1.Serisi
Ortam : Infinite>2.Serisi>1.Serisi
Müzik : Infinite>2.Serisi=1.Serisi
Düşman zorluğu: Infinite>1.Serisi>2.Serisi
Silah ve plazmid (vigor) çeşitiliği : 2.Serisi>Infinite=1.Serisi
Hikaye: Infinite>2.Serisi>1.Serisi
Dlc'ler: Burial at the sea tüm bölümler (Infinite) > Protector Trials (2.Serisi) > Clash in th clouds (Infinite)> Mineva den (2.Serisi)
Bildiğim kadarıyla 1. serinin dlcsi yok veya gözümden kaçmış
Bug/Crash/Save sıkıntısız çalışması : 1.Serisi>Infinite>2.serisi
En hakkı yenen oyun : 2.Serisi (3 oyun arasında genel olarak en sevilmeyen olmasının sebebi bence 2.serisinin diğer 2 oyunuyla hikayesel olarak neredeyse birleşmemesi ve bide oyun çökmesi)
En iyi oyun :Infinite>2.serisi>1.serisi

Okuduğun için sağol.Hikayede anlaşılmayan bi yer olursa yardımcı olabilirim.